30 Mart 2014 Pazar

Sekonder Metabolitler ve Etkileri

     Sekonder Metabolitler bitkiler tarafından üretilen ve günümüzde birçok sektörde hammadde olarak kullanılan bitkinin temel yaşamsal işlevleri ile doğrudan ilişkisi olmayan,buna karşılık en az bitkinin yaşamsal işlevleri ile doğrudan ilişkili primer metabolitler(protein, yağ, karbonhidrat) kadar önemli olan kimyasal maddelerdir. Bu kimyasal maddelerin önceden hiçbir işe yaramadığı bitkiler tarafından üretilen atık madde olduğu varsayılıyordu. Ancak daha sonraları anlaşıldı ki bu maddelerin bitkide; savunma, korunma, ortama uyum,hayatta kalma ve nesillerini devam ettirmek için bitkiler tarafından geliştirilmiş oldukça karmaşık mekanizmaların ürünleri olduğu anlaşıldı.
     Bu maddelerin bitkideki önemli görevleri şunlardır;
1-­Kuraklık, tuzluluk, UV ışınları vs. gibi değişik çevre faktörlerinin oluşturduğu stres ortamına karşı koyma.
2-­Herbivorlara (böcek, sürüngen vb.)karşı savunma.
3-­Mikroorganizmalara (bakteri, mantar vb.) karşı savunma.4­Bazı metabolik ve daha gelişmiş ekolojik işlevler. (örn:Tohum dağılımını sağlamak için hayvanları ve diğer taşıyıcıları cezbettirme gibi.)

     Sekonder metabolitlerin günlük hayattaki önemine gelince bu kimyasallar başta ilaç sanayisinin hammaddesi olup kozmetik, besin katkı maddesi, zirai ilaç sanayiinde ve birçok kimya sektöründe kullanılmaktadır. Sekonder metabolitlerin kullanım alanlarını başlıklar altında sıralayacak olursak;
          1-­İlaç hammaddesi olarak kullanılan sekonder matabolitler;
             Tarihle ilgili yazılı kaynaklarda ilk insanların çeşitli hastalıklarının tedavisi için bitkilerden yararlandıkları belirtilmektedir. Örnek vericek olursak bana göre bu metabolitlerin en meşhuru hepimizin başı ağrıdığında veya beli ağrıdığında ve bunun gibi birçok durumda kullandığı ilaç
^ASPİRİN^ ‘dir.Aspirin o kadar hayatımıza girmiştir ki, başka bir ilacın adının sonuna, aspirin takarak eczacıları çileden çıkaranlar bile vardır. Bu sadece Türkiye’de değildir, dünyanın en yaygın ilacı aspirin olduğuna göre, demek aspirin her yerde, her derde deva bir ilaçtır. Aspirinin hammaddesi söğüt ağacının kabuklarından elde edilen asetilsalisilik asittir.Aspirin artık, sadece baş ağrısını geçiren soğuk algınlığını önleyen, ağrı kesici bir ilaç değil...Kalp krizlerini önlemek için bile aspirin kullanılıyor.
Aspirin için, dünyanın en yaygın ilacı deniyor.Ne kadar yaygın olduğunu da şu örnekle açıklıyorlar...
Aspirinin etkin maddesi, asetilsalisilik asitin, yılda ne kadar kullanıldığını biliyor musunuz?50 bin ton!
Bu miktar, 500 miligramlık haplara dönüştürülüp, art arda eklendiğinde, 1 milyon kilometre uzunluğunda bir zincir oluşturulabilirmiş, bu zincir de, Dünya ile Ay arasındaki mesafenin iki katından fazla olurmuş...Ne hesap değil mi?Bugün dünya nüfusunun çoğunluğu için bitkiler ilaçların
hammaddesi olarak kullanılmaktadır. Gelişmekte olan ülkelerde nüfusun %80’inin sağlık gereksinimlerini ilk etapta geleneksel tıbbi bitkilerden sağlamaktadır. Dünya nüfusunun %80’inin gelişmekte olan ülkelerde yaşadığı düşünülürse,toplam dünya nüfusunun %64’ü bitkileri tedavi amaçlı
kullanmaktadır(Farnsworth,1985). Gelişmiş ülkelerde ise reçete ile satılan ilaçların yaklaşık %25 bitkisel kökenli kimyasallardır (Principe,1989).
          2­-Besin katkı maddesi olarak kullanılan sekonder metabolitler;
             Besin endüstrisinde primer metabolitlerin yanı sıra tat ve koku verici maddelerde önemli yer tutmaktadır.Ayrıca sentetik katkı maddelerinin mutajenik, karsinojenik ve teratojenik etkilerinin ortaya çıkışı ile et, süt, meyve, sebze,deniz ürünleri ve meşrubat sektöründe doğal ürünlereduyulan talep giderek artmaktadır Tat ve koku vericiler tek bir kimyasal olabileceği gibi, birçok kimyasalın karışımı da olabilmektedir.Örneğin, Thaumatococcus danielli’den elde edilen tatlandırıcı, thaumatin, bir tek kimyasaldan ibarettir.Thaumatin’in hem düşük kalorili olması hem de sakkarozdan(çay şekeri) 2000 kat daha tatlı olması nedeniyle, bu tatlandırıcıya olan ilgi giderek artmaktadır.Gelişmiş ülkelerde sebzelerin besin kalitesi sekonder metabolit içeriklerine bakılarak tayin edilmektedir.
          3­-Zirai ilaç olarak kullanılan sekonder metabolitler;
             Zirai mücadelede de sekonder metabolitlerin oldukça önemli yeri vardır. Bunun en önemli sebebine gelince sekonder metabolitler doğaldır. Diğer suni insektisitler(böcek öldürücü maddeler) gibi çevreye olumsuz etki yapmazlar.Suni ilaçların toprağa, bitki örtüsüne, havaya ve diğer yararlı
organizmalara olan zararlı etkisi gün geçtikçe önemini artırmaktadır. Pazardan aldığımız hele turfanda yetişen meyve ve sebzelere hep deriz ki kesin hormonludur vs. artık hormonu o kadar abarttık ki bu bitkilere uygulanan fazla dozda suni böcek öldürücüleri veya hastalık önleyicilerden hiç haberimiz olmaz veya ciddiye almayız. İnanın bunlar hormonlarda daha fazla zarlı etkiye sahiptir.Sekonder metabolitlerin bir diğer faydası da önemini her gün artıran organik tarım sektörünün en önemli sorunlarından biriolan zararlılara karşı organik maddelerin kullanılmasıdır..Organik tarım kanunlarına göre bakteri, virüs ve zararlı böceklere hiçbir yapay ilaç kullanılmamasıdır veya öngörülen
madde ve miktarda kullanılmasıdır. 

Çok basit yöntemlerle sekonder metabolitlerin zirai mücadelede kullanılması;
     a) 2.5 lt suya 1 kg tespih ağacı (melia azedarach) tohumu koyun,tohumları önceden bir güzelce parçalayın, yalnız çekirdekleri serttir, tespih yapımında da kullanılır.48 saat suda bekletin süzün ve kullanın.Bu etkili bir preparattır. Etkili maddesini içeren hazır insektisitler organik tarımda kullanılmaktadır.
     b) Bir ölçü çok çok acı biber,Bir ölçü pelin( artemisia) yaprağı,6 ölçü su Biber ve pelini parçalayıcıdan birlikte geçirin ve suya koyun,Bir taşım kaynatın, soğumaya ve çökelmeye bırakın, süzün.Yaprak bitlerine ve beyaz sineğe çok etkilidir,sümüklü böcek ve salyangozlar için kaçırıcıdır.
     c) Kükürt birçok mantari hastalıkta kullanıldığı gibi kırmızı örümcekte de çok etkilidir.Çevre dostu, organik tarımda ruhsatlı bir üründür.
     d)Tütünden yapılan böcek ilaçlarını duymuş olmalısınız ancak ancak bu riskli bir böcek ilacı neden derseniz , zatendomates, biber ve patlıcan gibi Solanaceae familyası üyelerine toksik. Üstelik de tütün mozaik virüsü biber ve domateste, hatta 100 küsur bitki türünde bulaşıcı ve tehlikeli.Üstelik de virüs hastalıkları tedavi de olmuyor.
     e) 500 gr çalı mine (lantana camara) yaprağı 1 lt suda kaynatılıp süzülür, afitlere ve genelde tüm sokucu emicilere etkilidir.

           4-­Kozmetik sektöründe kullanılan sekonder metabolitler;
              Bilindiği gibi gülden elde edilen gülyağı ve suyu çok eski tarihlerden beri kullanılmaktadır lavanta da buna dahildir.Hemen hemen herkesin kullandığı yumuşatıcı, iyileştirici vs.birçok etkiye sahip kremlerde sekonder metabolitler den elde edilir. Örneğin çok sık duyduğumuz ama çoğumuz
kullanmadığı hıyar(salatalık) özlü kremler.Bu kimyasallar parfümeride de oldukça yaygın
kullanılmaktadır. Mesela birçok bayan saçlarının daha gür ve ışıltılı olması için badem yağı vs. birçok bitkisel ürünü karıştırarak saçlarına sürmesi. Isırgan otunun saç dökülmesine olan olumlu etkisi. Günlük hayatımız da böyle birçok kocakarı lafı dediğimiz ama etkisi bilimsel olarak kanıtlanmış söylemler duyarız veya uygulamışızdır.Mesela en bariz örneklerden biri dünyanın en iyi diş macunlarından birisi olan colgate’in misvak özlü diş macunu üretmesi.Misvak peygamber efendimiz (s.a.v) tarafından
kullanılan bir bitkiydi. Düşünün 6.yüzyılda misvak dişleri temizlemek için kullanılmaktaydı.Sekonder Metabolitler o kadar geniş kullanımlı ve bir o kadar çok önemlidirdi bu kimyasallar üzerine cilt cilt kitaplar yazılabilir.Benim burda yaptığım kendi çapımda bir araştırmadır.Umarım tüm arkadaşalrıma ve büyüklerime azcıkta olsa faydalı olması dileğiyle...

29 Mart 2014 Cumartesi

Bitki sistematiği



Geç Hasat

Geç Hasat Yapmanın Zararları
   1-Hasadın gecikmesi, camsılaşmayı artırır,

   2-Depolama ömrünü kısaltır,

   3-Ağırlık kaybını artırır,

   4-Raf ömrünü kısaltır,

   5-Yola dayanımı azalır.



Hasatta Dikkat Edilmesi Gerekli Hususlar
   1­-Hasat, kriterlerine göre yapılmalı,

   2­-Daldan kopan elma, en geç 24 saat içerisinde soğuk depolara nakledilmeli,

   3­-Depolara günlük % 10 luk kapasite doldurulmalı,

   4­-Hasat mümkünse kademeli yapılmalı

19 Mart 2014 Çarşamba

MODERN SERACILIK YATIRIMINDA DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN HUSUSLAR

SERA YAPILACAK YER

Seraların kurulacağı yerin eğimi % 1­2 arasında olmalıdır. Rüzgarlı ve hava kirliliğiolan bölgelerden uzakta olmalı; su , doğalgaz ve elektrik hatlarına yakın olmalıdır. Kış sıcaklığının ­5 derecenin altına düşmediği bölgeler seçilmelidir. Seranın yola yakın olması gerekir ancak tozlu yollara çok yakın olması seranın üstünün tozlanarak sera içine girecek ışıgın azalmasına ve temizleme için ilab­ve maliyete neden olmaktadır.


SERA ALANI

Modern anlamda bir sera işletmesi en az 30 da ( 30.000 m2 ) olmalıdır.


SERA YÖNÜ

Akdeniz İkim kuşağı üzerinde bulunan ülkelerde sera uzun ekseni Kuzey ­ Güney doğrultusunda olmalıdır.


SERA TEMELLERİ

Seralarda prizmatik ve silindirik temeller kullanılmalıdır. Prizmatik temeller, taşıma gücü yüksek sağlam zeminlerde açıklığı fazla olmayan plastik ve cam seralarda en az 40 x 40 kesitinde ve 60 cm deriliğinde 300 dozlu betondan yapılmalıdır. Slindirik temeller en az 40 cm çapında 60 cm derinliğinde ve 300 dozlu betondan yapılmalıdır. Ayrıca dört tarafına taşkın sulardan korumak için 20 ­ 30 cm genişliğinde zemin altı (subasman) yapılmalıdır.


SERA GENİŞLİĞİ

Tünel genişliği 8 ­ 15 metre arasında olmalı tünel uzunluğu 60 ­ 125 metre arasında olmalıdır.


SERALARDA YAN DUVAR YÜKSEKLİĞİ

Seralarda etkili bir mekanizasyon yapılabilmesi için yan duvar yüksekliği; sebze,fide ve kesme çiçek seralarında oluk altı en az 4 metre olmalı ideal oluk altı yükseklik seçimi 6,4 metre olmalıdır.


SERA KONSTRÜKSİYON PROFİLLERİ

Sera konstrüksiyon profilleri, sera ypı elemanlarına etki eden sabit ve hareketli yükler hesaplanarak eğilme, pandantif(sarkı) ve flambaj (esneme,bel verme) yönünden statik analizleri yapılarak seçilmelidir. Sera yapımında iskelet malzemesi olarak kolon ve çatı makasını oluşturan elemanların seçiminde standart galvanizli çelik profiller kullanılmalıdır.Beşik çatı cam seralarda kolon ve aşıklarda I 100 profili, merteklerde T 60 profili, diğer elemanlarda L 40, 40, 4 profili; plastik kaplı yay çatılı ve gotik çatılı seralarda ise kolonlarda 3" çelik profil boru çatı makaslarında ise 2" profil boru kullanılmalıdır. Kolonlar, beşik çatılı cam seralarda 300 ­ 500 cm aralıklarla, plastik kaplı yay çatı ve gotik çatılı seralarda ise rüzgar etkisini azaltacak şekilde planlanmalıdır. Kapı ve havalandırma pencerelerinde L 30,30,3 profil çelik malzeme kullanılmalıdır.


SERALARDA UYGULANAN ÇATI TİPLERİ VE ÖLÇÜLERİ

Cam örtülü seralar için beşşik çatı ve venlo tipi, plastik seralar için gotik çatı tipleri kullanılmalıdır. Sera çatısı eğim açısı 26 derece iel 32 derece arasında olmalıdır. Mahya yüksekliği ise açıklığın 1/4 ü ile1/5 i kadar olmalıdır.


SERALARDA KAPI GENİŞLİKLERİ

Seralarda kapılar tek kanatlı olacak ise en az 120x220 cm boyutlarında çift kanatlı olacak ise en az 240x220 cm boyutlarında yapılmalıdır.


SERA ÖRTÜ MALZEMELERİ

Sera örtü malzemeleri şunlardır;

1-Cam

2-Yumuşak Plastikler: Polietilen(PE), Polivinilclorid(PVC), Polivinilflorid(PVF), Polyester, Ethilvinilasetat (EVA), Monarfleks

3-Sert (RİJİT) Plastikler : Cam elyaflı polyester (GRP), Polycarbonat (PC), Fiberglass, Polimetilmetakrilat(PMMA)


Sera örtülmesinde kullanılan camların kalınlığı genellikle seraların yan yüzeylerinde 3 mm çatıda ise 4 mm olarak seçilir. Cam boyutları 100x65 cm, 120x75cm ya da 100x165 cm olmalıdır.Küçük ebatta cam kullanılması taşıyıcı malzeme miktarını arttıracak aynı zamanda ışık kaybına neden olacaktır. Plastik örtü malzemesi olarak dayanım ömrü 3­4 yıldan az olan UV+IR+AF katkılı yumuşak plastik örtü kullanılmalıdır. Sert plastiklerde ise kalınlıkları çift kanatlı olanlarda 4­16 mm 3 katlı olanlarda 10­16 mm arasında değişen polycarbonat örtü malzemesi veya solar radyasyon geçirgenliği % 80 kalınlığı 0,8 ­1,5 mm arasında değişen Cam takviyeli polyester kullanılmalıdır.

Ülkemizde kullanılan plastik sera örtü malzemeleri ve özellikleri aşağıdaki gibidir.

Normal PE Plastik: Güneş ışınlarına karşı dayanımı 1 yıldır. Aynı zamanda ülkemizde şiddetli güneş ışınımı olması nedeniyle bir üretim sezonundan sonra bu plastikler değiştirilmelidir. Sonbaharda seralara örtülerek kışın mümkün olduğu kadar fazla ışık geçirimi sağlar.

UV Katkılı PE Plastik: İçine UV katkı maddesi katıldığından dayanım ömrü 2 yıldır. UV katkı maddesinden dolayı sarı renge sahiptir. Plastiğin kuru olduğu koşullarda IR ışınlarını geçirirler.

IR Katkılı PE plastik: İçerisine üretim esnasında IR katkı maddesi katıldığından uzun dalgalı ışınları belli oranda geçirir.

Antifog PE Plastik: Antifog katkı maddesi plastiğin iç yüzeyinde yoğunlaşan su buharının damlacıklar halinde değil, camda olduğu gibi ince bir film şeklinde yayılmasını sağlar.Buda ışık geçirgenliğini olumlu yönde etkiler ve böylece diğer plastiklere göre daha fazla ışınımın sera içine ulaşmasını sağlar.

Polycarbonat: Çift katlı veya çok katlı olarak imal edilen arasında hava boşluğu bulunan saydam tabakalar halindeki bir sera örtü malzemesidir. Kalınlıkları çift katlı olanlarda 4­16 mm, üç katlı olanlarda 10 – 16 mm arasında değişmektedir. Solar radyasyon geçirgenliği camdan az olmaz üzere boyutlarına bağlı olarak % 70 – 80 arasında değişmektedir.Çift katlı PC camdan on kat daha hafiftir dolayısıyla daha az yoğunlukta destek yapısı kullanılır.PC örtü malzemesinin ışık geçirgenliği nem yoğunlaşması ve toz birikmesine bağlı olarak yıla % 1 oranında azalır.

Cam Takviyeli Polyester GRP : Polyester malzemenin cam lifleriyle güçlendirilmesi yoluyla elde edilir. GRP örtü malzemesi yüzeyi renk değişimine karşı korunmuş ve Polyvinyl fluorid (PVF veya Tedlar ) veya Pohietilen Terephtalate (mehinex) ile kaplanmış oluklu tabakalardan meydana gelmiştir. Solar radyasyon geçirgenliği % 80 düzeyindedir.Plakaların kalınlığı 0,8 – 1,5 mm arasında değişir ve genellikle 1 mm kalınlığındadır. Plakaların genişliği profile bağlı olarak 0,8­ 1 m arasında değişmektedir.

PVC Levhalar: Mat ve şeffaf olarak üretilen ışık geçirgenliği % 85 olan dayanıklı (5­ 10 yıl ) hafif ve çivi ile çakılabilen ve yapıştırılabilen plastik örtülerdir. Ancak zamanla ışık geçirgenliğinin azalması doluya karşu dayanıksız olması kolay parçalanabilir ve kolay yanabilir olması bu levhaların olumsuz özellikleridir.

Plexicam Levhalar: Boşluklu ve çift katlı olarak üretilen özel alüminyum ya da çelik konstrüksiyon üzerine monte edilen ışık geçirgenliği cama oranla daha az olan tamiri ve montajı kolay olan morötesi ışıkları geçirmeyen dayanıklı plastik örtülerdir. Bu örtülerin zamanla ışık geçirgenliğinde bir azalma olmaz ancak ısı ve nemle genleşmeye uğrayabilirler ve kolay yanarlar.

Meyveleri dondan koruma

Don Olayından Korunma Yöntemleri

Tarım ürünlerini don olayından korumak için çok çeşitli yöntemler uygulanmaktadır. Her yörenin iklim durumu yapılan tarımın şekli, yetiştirilen bitkinin özelliği ile ilgili tarım işletmesinin imkanları göz önüne alınarak, bu yöntemlerden en uygun, en pratik ve en ucuz olanı seçilmelidir. Tek bir yöntemle önlem alınabileceği gibi, gereken durumlarda bir kaç yöntem birlikte uygulanarak don olayının zarar yapması önlenebilir. Önemli olan konu, doğru ve en etken olan yöntemin seçilmesi ve doğru şekilde uygulanmasıdır. Genel olarak bu konuda 2 yöntem kullanılır:

1­-PASİF YÖNTEMLER

a-­Yer seçimi
Don riski taşıyan bölgelerde mümkün oldukça zirai faaliyetler yapılmamalıdır. Eğer tarım yapılması düşünülen bölge don tehlikesine maruz ise, farklı mevsimlerde don hadisesinin görülme ihtimali, muhtemel şiddeti ve havada dağılımı araştırılmalıdır.

Bu konu ile ilgili olarak, dikkatler çok iyi bilinen don boşlukları (=frost hollows) veya don çukurlarına (=frost pockets) yöneltilmelidir. Don boşlukları herhangi bir yükseklik seviyesinde meydana gelebilir ve genellikle doğal veya yapay olarak oluşmuş şiddetli rüzgarlardan korunan ve içine soğuk hava hareketi olmayan, küçük vadiler (oluklar) veya alçak basınç merkezleridir. Bu don bölgeleri özellikle don zararlarına açıktır ve bu bölgelerde zirai faaliyet yapılmamalıdır.

Bir eğim veya nehir kenarı boyunca yer alan ağaçlar, çalılar ve engebeli mera soğuk hava akışına engel olabilir ve don olukları meydana getirebilirler.Genel olarak aşağı yönde akış hızı 2 m.sec­1 değerini geçmez, ancak engebeli arazilerde soğuk hava engelleri olarak oluşabilen hava karışımları ve dalgalanmaları kırılır veya üzerinden aşılır ve hava bir nabız atışı karakterinde eğim aşağı hareket eder (Findlay, 1970).

Alçak bölgelere doğru akan soğuk havanın doğal ve yapay engellerle önü kesilmelidir. Eğer bu tip engeller yoksa, don çukurları olarak tanımlanan düşük rakımlı bölgelerde, soğuk havanın çökmesiyle don hadisesi görülür ve hava olaylarına bağlı olarak birkaç gün sürebilir. Doğal engeller ağaç sıraları,
çalılar, bodur ağaçlar, asma bitkileridir. Yapay engeller ise, binalar, duvarlar, tahta perdeler, yoğun çalılar, demiryolu ve otoyol duvarlarıdır. Soğuk hava,eğim yönünde aşağı doğru akarken engeller tarafından tutulur ve yönü değiştirilerek bitkilerden uzaklaştırılır. Köşeli ve eğimli doğal bir engel soğuk
havanın yönünü değiştirir ve bu şekilde hassas bitkiler korunur. Sık ağaçlar ve çalılar tarafından tutulan soğuk hava akımını uzaklaştırmak için uygun doğal ortam yoksa, ağaç ve çalılar arasında eğime uygun küçük boşluklar bırakılarak soğuk havanın uzaklaştırılması gerekir.

Yakın çevredeki geniş su yüzeylerinde don riski daha düşüktür ve kuzey yarımküre için güneye bakan eğimlerde dikilen çit bitkileri, kuzeye bakan eğimlerdeki çit bitkilerine göre don zararına daha az maruz kalır. Güney yarımkürede bu durumun tersi söz konusudur. Genel olarak bölgelerin iklim özelliklerine göre ürün çeşitleri ve yurdumuza uygulaması aşağıda verilmiştir:


Bölgelerin özellikleri ve yetiştirilmesi uygun olan ürünler:
İlkbaharda hemen hemen don olayı görülmeyen bölgeler (Akdeniz kıyıları) :Turunçgiller;

Seyrek olarak don olayı görülen bölgeler (Doğu Karadeniz kıyıları):Bölgenin yüksek kesimlerinde turunçgiller ve sert çekirdekli meyveler, bölgenin alçak kesimlerinde don olayına hassas çeşitler;

Don olayının orta sıklıkta görüldüğü bölgeler (Ege ve Marmara kıyıları):Bağ çeşitleri;

Dona açık bölgeler (Ege, Marmara, Karadeniz, Akdeniz iç kesimleri):Don olayına daha dirençli bağ, armut ve elma çeşitleri;

Don etkisi altında olan bölgeler(İç, Doğu ve Güneydoğu Anadolu):Don olayına en dayanıklı bağ, armut ve elma çeşitleri.


Zirai üretim için don zararlarına karşı koruma yöntemlerinin hiçbirisi güvenli dönemin uzunluğundan daha önemli olamaz. Bitki yetişme döneminin ortalama uzunluğu, ilkbahar geç donlarının en son tarihi ile sonbahar erken donlarının ilk tarihi arasındaki zaman olarak açıklanabilir.

Bitki yetişme döneminin uzunluğu ile ilgili bilgiler, don tehlikesine açık bölgeler için uygun ürün tür ve çeşitlerinin seçiminde ziraat ile uğraşanlara önemli ölçüde yardımcı olacaktır. Bu verilerden belirli ürünler için ortalama güvenli dikim tarihleri elde edilebilir.

Don tehlikesine hassas bölgelerin haritalanması için bir çok yöntem literatürde açıklanmıştır. Bunlardan bazıları topografik ve klimatolojik haritaların esas alındığı masa çalışmalarıdır. Diğer kısmı ise detaylı alet ölçümlerine dayanan ve farklı arazi ölçümleri tarafından desteklenen çalışmalardır. Alet ölçümlerine dayanan yöntem en yaygın olanıdır ve farklı yaklaşımların geniş oranda uygulandığı yöntemdir. Aletlerin tipleri ve kullanışlılığı, gözlemlerin yoğunluğu ve gözlem süresinin uzunluğu (genellikle bir çok don dönemi) gibi faktörler yöntemin yararlı olmasında önemli etkenlerdir (Findlay, 1970).



b­ Bitki İdaresi
Bitkilere uygulanacak farklı işlemler, bitkilerin don olayına karşı direncini arttırabilir ve en az zararla kurtulmasını sağlayabilir. Bu işlemlerin uygulanabilir ve ekonomik olması önemlidir. Bu işlemlerden bazıları aşağıda belirtilmiştir:

En fazla hava akımına imkan verecek bitki dikimi;

Önerilen tarihlerden önce bitki dikimi yapılmaması;

İyi toprak verimliliği ve uygun su kaynaklarının yararlı etkilerini sürdürmek;

Don olayına karşı dayanıklılığı arttırmak için kimyasallar ve bitki hormonları kullanılabilir.



c­ Bitki seçimi ve üretimi
Aynı tarihte çiçeklenen belirli meyvelerin çeşitleri, dayanıklılık konusunda belirgin farklılıklar gösterir. Bundan dolayı hassas olanların çıkartılması ve dirençli olanların üretilmesi don riskini azaltacaktır. Daha geç çiçeklenen elma türleri (çeşitleri), sert kışlık buğday, yulaf çeşitleri ve dona daha dayanıklı
çilek çeşitlerine, don olayına hassas bölgelerde her zaman ihtiyaç duyulur. Yapılacak çalışmalarda başarı, hassaslık veya dayanıklılık ile ilgili nedenlerin açıklanmasında sağlanacak gelişmelere bağlıdır. En uygun bitki seçimi ile ilgili genel bilgiler aşağıda verilmiştir:

Don meydana gelen bölgelerde ve şiddetli iklimlerde uzun boylu gelişen bitki türleri seçilerek; hassas çiçekler veya meyveler yer seviyesindeki soğuk havadan uzaklaştırılarak korunur.Vadi tabanlarında, dar havzalarda, çukur bölgelerde dona hassas bitkilerin yetiştirilmesinden kaçınılmalıdır. Dağlık bölgelerde ve tepelerde güneye bakan daha sıcak eğimler; bağ, meyve ve erkenci patates için en uygun yetiştirme alanlarıdır.Göl, rezervuar, nehir gibi geniş su kütlelerine yakın bölgelerde don riski daima azdır.Ağaçlık alanlar soğuk havayı saptırarak eğim aşağı uzaklaştırırlar. Bu nedenle ağaçlık alanların korunması önemlidir.Dona hassas bitkilerin yetiştirildiği arazilerde toprak işlemesinden kaçınılmalıdır.
Don riski olan bölgelerde, dona hassas bitkilerin özellikle yonca arazileri, çayır, tahıl, çalılık, fidanlık yakınlarında yetiştirilmesinden kaçınılmalıdır.Don riskinin arttığı zamanlarda herhangi bir şekilde toprağın gevşetilmesinden kaçınılmalıdır.Don olayına hassas bitkilerin yetiştirildiği yerlerde, don tehlikesi başlamadan önce yabancı otlar temizlenmeli, ancak başka hiçbir kültürel işlem yapılmamalıdır.



2­ AKTİF YÖNTEMLER
a­-Atmosfere giden radyasyonun durdurulması ( suni sis )
Havaya su buharı püskürtülerek yapay bulut oluşumu (sis) ile atmosfere giden radyasyon engellenebilir. Duman perdesi veya dumandan oluşturulan yapay bulutlar radyasyon kayıplarını önleme çalışmalarında kullanılmıştır, fakat bu yöntemlerin etkinliği hakkında uygulanan duman perdesinin görünen yoğunluğu ile karar vermek imkansızdır. Duman perdesinde oluşturulan parçacıklar yerden uzaya giden uzun dalga radyasyonu yakalayabilmelidir. Bulut içerisindeki su damlacıkları, yapay olarak oluşturulan duman perdesindeki çok küçük parçacıklardan daha etkili olduğu belirlenmiştir (Brooks, 1959).



b­-Isı yalıtımı
Ürünleri dumanla kaplamak için toksik olmayan protein köpükleri kullanılır. Bu yöntem mekanize olması nedeniyle bazı avantajlara sahiptir ve köpük bitkiler üzerinde uzun süre kalabilir ve beklenen ardıl don olayları için koruyucu olur (Desjardins ve Siminovitch, 1968).



c­-Havanın karıştırılması
Tipik radyasyonlu geceler boyunca, yer ile temas halinde olan hava soğur ve yüzeye yakın seviyelerde soğuk bir hava tabakası oluşur. Yerden 150 m yükseklikteki bir hava tabakasındaki sıcaklık, yer seviyesindeki sıcaklıktan fark edilecek derecede daha sıcaktır. Sıcaklığın yükseklikle arttığı bu gibi özel
durumlar sıcaklık terselmesi (=inverziyon) olarak adlandırılır. Normal günlerde yükseklik ile sıcaklık azalır. Don zararı soğuk hava tabakası ile ilgilidir,fakat üst seviyelerdeki daha sıcak hava ile aşağıdaki daha soğuk havanın karıştırılmasıyla don zararını en aza indirilebilir. Yere yakın seviyedeki soğuk
hava ile üst seviyelerdeki daha sıcak havanın karıştırılması sonucu inverziyon bozulur ve yere yakın soğuk hava tabakasının sıcaklığı birkaç derece arttırılır. Bu durum rüzgar makineleri, fanlar ve hatta helikopterler kullanılarak başarılabilir.Rüzgar makineleri ile don mücadelesinde başarıya ulaşmak için don beklenen gecelerde öncelikle inverziyonun şiddeti belirlenmeli ve daha sonra rüzgar makineleri kullanılmalıdır. Zayıf inverziyon şartları altında, rüzgar makinelerinin kullanımı sınırlandırılır. Şiddetli inverziyonların meydana geldiği bölgelerde don ile mücadele maliyetleri, korunan ürünün ekonomik değeri dikkate alınarak belirlenmelidir.



d­-Direk hava ve bitki ısıtması
Radyasyon yoluyla yeryüzünden atmosfere giden ısı kaybının giderilmesi için en yaygın ve en kolay yöntem uygun ısıtma ekipmanları kullanmak veya küçük ateşler yakmaktır. Bu yöntemle arazilerde veya meyve bahçelerindeki sıcaklıklar belirli ürünler için kritik sıcaklık değerlerinin üzerinde tutulabilir.
Dünyanın bir çok bölgesinde ısıtma yöntemi yaprağını dökmeyen Akdeniz meyveleri ve yaprağını döken diğer meyve ağaçlarının bulunduğu alanlarda düzenli ve iyi organize edilmiş olarak uygulanmaktadır.Bu yöntemde odun, kömür veya mangal kömürü kullanılabildiği gibi, dizel yağlar da çeşitli tip ve büyüklüklerdeki uygun ekipmanlar yardımıyla yaygın olara kullanılırlar. Bu yöntemle ilgili olarak ısıtıcı modellerinin geliştirilmesi, bitkilere toksik etkisi nedeniyle dumanın yok edilmesi, alet içinde oluşan isin ve kullanılan yakıtın azaltılması çalışmaları önemini korumaktadır.Isıtıcılar bütün araziye etkili olacak şekilde dağıtılmalı (75­200 adet/ha), fakat arazinin daha soğuk kesimlerinde ısıtmanın iyi yapılabilmesi için rüzgarın geliş yönüne daha fazla ısıtıcı konulması uygun olacaktır. Bitki için gerekli olan hava sıcaklığının artmasıdır, fakat aynı zamanda ısıtıcılarla yayılan ısınında önemi büyüktür. Yağ ve gaz ısıtıcıları havayı konveksiyon (ısınarak yükselme) yoluyla ısıtırlar, fakat ısıtıcının tipine bağlı olarak ekipmanların sıcak yüzeyleri tarafından meyve bahçelerine yayılan ısı toplam ısının %10­30'unu oluşturmaktadır.

Çok sayıda yakılan küçük ateşler, az sayıdaki büyük ateşlere göre havayı ısıtmada daha etkilidir. Büyük ateşler, etrafa yayılmadan hızlıca yükselip inverziyon tavanını delerek soğuk ve sıcak havanın iyi bir şekilde karışması için gerekli sirkülasyonu engelleyecek sütunların oluşmasına neden olabilir.Büyük ateşler sadece inverziyonun tavan tabakasına zarar vermez, aynı zamanda hızlıca soğuk havanın içine çekilerek zararı faydasından fazla olur.Eğer bir bölgede bir mevsim boyunca 2­3 defadan fazla don olayı görülmezse ısıtma yöntemi uygun ve ekonomiktir. Daha fazla don görülen bölgelerde ısıtma ekonomik değildir.Seralarda elektrikle ısıtma, araziye uygun kalorifer sistemi ile ısıtma bazı ülkelerde kullanılan pahalı yöntemlerdir. Ancak bu yöntemlerde korunacak ürünün ekonomik değeri esas alınmaktadır.



e­-Su uygulaması
Don olayını önlemede bir yöntem olan üstten sulama veya yağmurlamanın belirgin bir yararı vardır ve dikkate değer bir öneme sahiptir. Bu uygulama geniş bir su kaynağı, uygun sulama ekipmanları ve iyi bir toprak drenajı ister. Bu yöntem sadece üzerindeki buz yükünü taşıyabilecek bitkilerde uygulanabilir.
Yağmurlama yönteminde, bitki su soğuduğu ve donduğu zaman, radyasyonla kaybolan ısıyı kazandırmak için eritme ısısını ortama verir. 1 gr veya 1 cm3 suyun 1°C soğuması için 1 kalori ısı açığa çıkar, fakat bitki için daha önemli olan durum 1 gr suyun donması için 80 kalorinin açığa çıkmasıdır. Eğer yaprak veya tomurcuk ince bir su filmi kaplanırsa, suyun donmasıyla ısı açığa çıkar ve bitki sıcaklığının 0°C'nin altına düşmesini engellenir. Bu su filminin olabildiğince sürekliliği sağlanmalıdır, bu sayede bitki üzerinde buz tabakaları oluşmasına ve ortam sıcaklığı donma noktasının altına düşmesine rağmen bitki sıcaklığı donma noktasının altına düşmeyecektir.Bir güvenli uygulama, ıslak termometre sıcaklığı donma noktasına ulaştığı zaman yağmurlama işlemine başlamaktır. Yağmurlama işlemi bitki dokularının dayanabilmesi için mümkün olduğu kadar sürdürülmelidir. Uygulama hava sıcaklığı 0 °C'nin üzerine çıkıncaya kadar devam ettirilmelidir.

Yağmurlama sistemi, ürün kaybına neden olabilen birkaç dakikalık kritik devreyi engelleyecek veya kesecek şekilde tam ve sürekli olarak su örtüsü sağlamalıdır. Yağmurlama sisteminin önceden test edilmesi gereklidir. 12­20 saniye aralıklarla çalışan küçük yağmurlayıcılardan daha tatmin edici sonuçlar alındığı Davis (1955) tarafından bildirilmiştir. 90 saniye aralılarla çalışan daha büyük yağmurlayıcılar ­5°C de domates bitkisi üzerinde etkili olamamıştır. Tekrarlanan uygulamaların daha kısa aralıkları, yaprak yüzeyindeki daha düşük sıcaklık değişimlerini netice vermiştir.



f­-Toprak işleme ve idaresi
Don zararlarını en aza indirebilmek için; toprak nemli, yabancı otları temizlenmiş, düzeltilmiş ve pekiştirilmiş olmalıdır. Don tehlikesi olan dönemlerden önce toprak üzerindeki ürünler, organik madde artıkları, gübre artıkları ve yabancı otlar sürülmeli ve toprak sıkıştırılmalıdır. Bu işlemlerden sonra toprak sulanmalı ve kuru kalmasına fırsat verilmemelidir.



g­-Kumlama
Bu yöntem hem pahalı, hem yüksek işçilik, hem de toprağın yapısını etkilemesi nedeniyle uygulanması güç bir yöntemdir. Kum materyalinin kolay ısınması ve radyasyon yoluyla yavaş soğuması bu yöntemin olumlu yanıdır. Her yıl ince bir kum tabakasının don riskli alanlara serilmesi şeklinde yapılır.İnce kum aynı zamanda buharlaşmayı (kendi bünyesindeki su miktarı çok az olduğundan) en alt seviyeye indirir.



h­-Çiçeklenmeyi geciktirme
İlkbaharda meydana gelen son don olaylarının çok sık görüldüğü yerlerde, meyve ağaçlarının çiçeklenme devresinde don olayından fazla zarar görülmemesi için çiçeklenmenin geciktirilmesi amacıyla ağaç dipleri 1 m çapında açılarak kar veya buz kalıpları konulur.



i­-Zorlanmış hasat
Birçok durumda geniş bir ürün topluluğunu zorunlu hasat yoluyla dondan korumak mümkündür. Don veya donma sıcaklıkları ile ilgili bir tahmin önceden kullanıcılara ulaştırılmış ise, bölgedeki çiftçiler olgun meyveleri, sebzeleri ve diğer ürünleri acil olarak toplayabilir, aksi takdirde arazi üzerinde kalır ve don tehlikesine hedef olur. Bu durum geceleri bile devam edecek uzun saatler süren bir ekip çalışmasını gerektirir. Toplanan ürünlerin korumalı yerlerde depo edilmesi zorunludur.

Meyve ağaçlarının içsel özellikleri

Meyve ağaçlarında dallar,gözler ve köklerde üretilen zıt etkili uyartıcı ve engelleyici olmak üzere iki grup büyümeyi düzenleyici vardır.

      Uyarıcı etkide bulunanlar;
        -Çiçek açılımı ve meyve tutumunun sağlanması
        -Normal meyve dökümleri
       -Sürgün gelişimi çeliklerin köklenmesi
        -Partenokarp meyve oluşumu


      Önleyici etkide bulunanlar;
        -Meyve ağaçlarında genelde gözlemlediğimiz fizyolojik olayları sınırlandırır veya tamamen engeller.
        -Uyarıcı ve önleyici büyüme düzenleyicileri arasında miktar bakımından ters orantı vardır.


OKSİNLER:
     -Büyüme noktalarında oluşur.
     -Kök ucuna karbhdr.ile taşınır.
     -Büyümeyi düzenlerler.


GİBERELLİNLER:
     -Köklerde üretilirler.
     -Kambiyum hücre bölünmesini hızlandırır.
     -Oksinlerin neden olduğu tepe tomurcuğu üstünlüğünü ortadan kaldırır.


ABSİZİK ASİT:
     -Yapraklarda kloroplastlarda üretilir.
     -Hücre geçirgenliğini artırır.
    -Hücre bölünmesini veya büyümesini yavaşlatır.
     -Kış dinlenmesine girip çıkmasını sağlar.


ETİLEN:
     -Bir gazdır.
     -Bitki hücrelerince üretilir.
     -Öteki büyümeyi düzenleyicilerin dokulara uygulanınca miktarı artar.




Yabancı otlar

Yabancı otlar, kültür bitkileri arasında kendiliğinden yetişen ve onlara zararlı olan bitkilerdir. Başka bir deyişle kültür bitkisi arasında istenmeyen diğer tüm bitkilere yabancı ot denir. Yabancı otlar insanların tarımını yaptığı bitkilerle ışık, gıda maddeleri, su ve karbondioksit için rekabet etmektedir.

Ürünlerimizdeki verim düşüklüğünün en büyük sebeplerinden birisi, yabancı ot problemidir. Tarlalarımızda, bahçelerimizde bulunan yabancı otlar bitki hastalıklarının ve böceklerin verdiği zararın toplamına yakın bir zarara sebep olmaktadır. Ancak, yabancı otların sebep olduğu kayıplar böcek ve bitki hastalıkları gibi gözle görülür belirtiler meydana getirmediği için problem kolayca anlaşılmamaktadır.


Yabancı Otların Zararları :

1-Yabancı otlar tohumluk içine karışarak onların tohumluk değerini düşürürler.

2-Birçok yabancı ot kültür bitkilerinde zarar yapan böceklere barınak oluştururlar.

3-Yabancı otlar toprak işlemeyi, hasat ve harmanı güçleştirirler.

4-Yabancı otlar gölge yaptıkları için toprak sıcaklığını düşürürler.

5-Bazı yabancı otlar çıkardıkları kök salgıları ile kültür bitkisinin gelişmesini, tohumlarının çimlenmesini engeller.

6-Yaz aylarında kuruyarak yangın için bir potansiyel oluştururlar.

7-Yabancı otların ihtiva ettiği bazı bileşikler çiftlik hayvanlarının süt, yün, ve yapağı verimini kalite yönünden düşürürler.




Yabancı Otların Yararları :

1-Yabancı ot mücadelesi hiçbir zaman yabancı otların tamamen ortadan kaldırılması değildir. Yabancı otlarla mücadeleden amacımız onların zararını en aza indirmektir. Yabancı otların doğal dengeyi sağladığını ve zararlarının yanında birçok faydalarının da olduğunu daima göz önünde bulundurmak zorundayız.

2-Bazı yabancı otlar insanların yiyecek kaynağıdır.

3-Bazı yabancı otlar barınak yapımında kullanılırlar.

4-Bazı yabancı otlar yakacak olarak kullanılırlar.

5-Bazı yabancı otlar süs bitkileri olarak ayrıca ilaç yapımında kullanılırlar.

6-Bazı yabancı otlar hayvanların yem kaynağıdır.

7-Bazı yabancı otlar yeşil gübre olarak kullanılırlar.

8-Bazı yabancı otlar toprak erozyonunu önlemede yardımcı olurlar.




Yabancı Otların Yayılması:

1-Rüzgarla yayılırlar.

2-Sular ile taşınırlar.

3-Canlılar vasıtasıyla taşınırlar. Hayvanların tüylerine yapışarak veya sindirim sistemlerinden bozulmadan geçerek yayılırlar.

4-Tohumluğa karışarak yayılırlar.

5-Topraklı fidan veya fide gibi materyalle taşınırlar.

6-Kültür bitkilerinin tohumlarına karışarak yayılırlar.




Yabancı Otların Sınıflandırılması:

Yabancı otlar yaşam sürelerine göre üç grupta toplanır.

1. Tek yıllık yabancı otlar : Sarıot, Gökbaş, Yabani yulaf

2. İki yıllık yabancı otlar : Sığır dili

3. Çok yıllık yabancı otlar : Köy göçüren, Tarla sarmaşığı

Yabancı otları dar yapraklılar, geniş yapraklılar ve parazit bitkiler olmak üzere üç grupta inceleyeceğiz.




DAR YAPRAKLI YABANCI OTLAR

Ülkemizde çeşitli kültür bitkilerinde sorun olan en önemli yabancı otlar aşağıda verilmiştir.

Sakal otu

Tilki kuyruğu

Yabani yulaf

Püsküllü çayır

Köpek dişi ayrığı

Topalak

Çatal otu

Duvar arpası

Delice

Kuş yemi

Kamış

Tavşan bıyığı

Kanyaş

Darıcan




GENİŞ YAPRAKLI YABANCI OTLAR

Ülkemizde çeşitli kültür bitkilerinde sorun olan bazı önemli Geniş Yapraklı Yabancı Otlar aşağıda verilmiştir.

Yapışkan ot

Sarı ot

Kokar ot

Gökbaş

Köygöçüren

Kekre

Yabani hardal

Sirken

Kan damlası

Kırmızı köklü tilki kuyruğu

Gelincik

Papatya

Karamuk

Pelemir

Taşkesen

Çıtlık

Bozot

Hazeran

Fare kulağı

Düğün çiçeği

Süpürge otu

Domuz pıtrağı

Pıtrak

Yabani marul

Demir dikeni

Yabani bamya

Ballı baba

Soda otu

Eşek marulu

Tarla yavşan otu

Yemlik

Arap baklası

Vicia

Yatık sütleğen

Tarla sarmaşığı

Çoban değneği

İmam pamuğu

Loğusa otu



PARAZİT YABANCI OTLAR
Hayatlarının bir bölümünde yada tamamında bir konukçuya ihtiyaç gösteren yabancı otlara parazit yabancı otlar adı verilir. Bu parazit yabancı otlardan, üzerinde bulundukları bitkiden sadece ham besin maddelerini alarak ihtiyaç duydukları karbonhidratları kendileri özümleyenlere yarı parazit, direk özümlenmiş maddeleri alanlara ise tam parazit yabancı otlar denir; örneğin küsküt ve canavar otu tam parazit, ökse otu ise yarı parazit yabancı ottur.

Canavar otları (Orobanche spp.) :Tam parazit olan canavar otlarının yeşil yaprakları yoktur, dolayısıyla klorofil içermezler ve fotosentez yapamazlar. Bu nedenle yaşamı konukçudan alacağı besin ve suya bağlıdır.Bir Canavar otu 5.000-100.000 arasında tohum üretir ve bu tohumlar canlılığını yitirmeden 10’yıldan daha fazla bir süre toprakta kalabilirler.Ülkemizde dört tür kültür bitkilerinde sorun oluşturmaktadır.

O. ramosa L. (Mavi çiçekli canavar otu) ve O. aegyptiaca Pers. (Mısırlı canavar otu) başta tütün ve domateste olmak üzere bazı sebzelerde ve mercimekte,

O. crenata Forsk. (Beyaz çiçekli canavar otu) başta bakla olmak üzere diğer baklagillerde ve

O. cernua Loefl. ise ayçiçeğinde önemli zararlara neden olmaktadır.

Canavar otu ile çok yoğun olarak bulaşık olan tarlalarda kültür bitkilerinde verim kaybı % 100’lere kadar çıkabilmektedir.

Bu yabancı otla mücadelede:

⋅Canavar otlarının tohumlarından ari temiz tohum kullanmalı,

⋅Canavar otlarıyla bulaşık tarlada kullanılan tarımsal alet veya makinelerin, bulaşık olmayan tarlada kullanmadan önce çok iyi bir şekilde temizlenmiş olmasına özen gösterilmeli,

⋅Canavar otlarıyla bulaşık tarlalarda konukçusu olmayan kültür bitkileriyle uzun süreli münavebe yapılmalı,

⋅Tarla veya seralarda görülen canavar otları çiçeklenmeden önce elle çekilerek ayrı bir yerde yakılmalı veya çok derine gömülmeli,

⋅Özellikle ayçiçeği yetiştiriciliğinde dayanıklı çeşitlerin kullanımına özen gösterilmelidir.

⋅Canavar otlarıyla mücadelede solarizasyon oldukça etkili bir yöntem olduğu için özellikle sera bitkileri yetiştiriciliğinde solarizasyon yapılmalıdır.

Bu yabancı otla kimyasal mücadelede ise sadece ayçiçeği, kırmızı mercimek ve tütünde ruhsat almış herbisitler bulunmaktadır.



Küsküt (Cuscuta spp.):
Veremotu, şeytansaçı, cinsaçı, kızıl ot gibi bazı yöresel adlarıyla isimlendirilen küsküt; köksüz, çiçekli ancak yapraksız ve klorofilsiz tam parazit bir yabancı ottur. İnce iplik şeklindeki gövdeleriyle tutunduğu bitkinin gövdesine sarılır ve emeçlerini bitkinin içine sokarak su, besin maddesi ve fotosentetik maddeleri buradan alır.

Bitki üzerinde tutunup gelişmiş küskütün iplik dallarında çok sık top şeklinde çiçek açar. Çiçekler kümeler şeklinde olup renkleri pembe, menekşe ve bazen de sarıdır Her bir top şeklindeki çiçekler yüzlerce tohum taşır. Tohumların bir kısmı olgunlaşır toprağa düşer ve hemen çimlenir. Bir kısmı da toprak yüzeyine yakın kısmında kalır ve 5-15 yıl durgun bir halde çimlenme gücünü kaybetmeden durur.

Küskütün tam parazit bir yabancı ot türü olması nedeniyle konukçusu olan kültür bitkisinin besinine tamamen ortak olur ve zamanla kültür bitkisinin zayıf kalmasına ve sonuçta ölmesine neden olur. Ayrıca sadece tohumla değil aynı zamanda sarılıcı gövdelerinin kopan parçalarıyla da kolayca çoğaldıkları için bağlarda, sebze alanlarında ya da yoncalıkta kolaylıkla yayılıp önemli derecede zarar verebilirler.

Bu yabancı otla mücadelede:
Yayılmayı önleyici önlemlere ve kültürel mücadele yöntemlerine ağırlık verilmeli

Küskütle bulaşık alanlar sık sık gezilerek küskütlü olduğu görülen bitkiler, geride kalıntı bırakmayacak şekilde kesilmeli ve derhal imha edilmelidir.

Bağlarda ise ilkbaharda omcalar yapraklanmadan önce toprağa düşmüş tohumlarının çimlenmesine veya omca dallarına tutunmasına engel olmak için önce küskütlü olduğu saptanan omcaların altına taç genişliğinden daha geniş olmak üzere 5-10 cm kalınlıkta saman dökmeli, küskütün çimlenmesinden ve samana sarılmasından sonra samanlar yakılmalıdır.

Küskütle bulaşık bağlardan ve omcalardan üretim gayesiyle çubuk alınmamalıdır

Yonca yetiştiriciliğinde kontrol edilmiş ve sertifika almış temiz tohumların kullanılmasına özen göstermeli, Yoncalık civarında küskütün görüldüğü yabancı otlar sökülüp yakılmalıdır

Küskütle bulaşık yonca tohumu ekmek zorunluluğu varsa, mutlaka küskütörden geçirildikten sonra kullanılması sağlanmalı,

Bu yabancı otla kimyasal mücadelede Yoncalıklarda ruhsat almış herbisitler bulunmaktadır.




Ökse Otu (Viscum spp.): Halk arasında Burç, Çeti, Gökçe, Gövelek, Yelinkaya gibi isimlerle tanınan herdem yeşil, çok yıllık, klorofil içeren, fotosentez yapabilen ve meyve ağaçlarında sorun olan yarı parazit bir yabancı otur.

Ökse otu, mart-nisan aylarında çiçek açar ve gövdesi 20-80 cm kadar büyüyebilir.Çiçekleri sarımsı renktedir Ökse otunun meyvesinin dışında özel yapışkan bir madde bulunmaktadır. Bu madde ile tohumlar kuşların gagalarına veya ayaklarına yapışarak diğer ağaçlara taşınabilir. Ayrıca kuşlar tarafından yenilen tohumları sindirim sisteminden canlılığını yitirmeden geçerek kuşların dışkılarıyla da başka ağaçlara kolayca taşınabilir.

Ökse otu ülkemizde armut, ahlat, erik, kayısı, badem, elma ve kestane ağaçlarında parazit olmakla beraber genel olarak yaprağını döken tüm meyve ağaçlarında, ardıç ve çam ağaçlarında görülmektedir.Ökse otu meyvesini oluşturmadan önce ağaçtan kesilerek uzaklaştırılmalı ve böylece yayılmanın önüne geçilmelidir.




YABANCI OTLARLA MÜCADELE YÖNTEMLERİ

Yabancı Ot Mücadelesi 4 Ana Bölümde İncelenebilir:

1. Koruyucu önlemler

2. Mekanik savaş

3. Biyolojik savaş

4. Kimyasal savaş




Koruyucu Önlemler

1. Temiz ve sertifikalı tohumluk kullanmak

2. Yabancı ot tohumlarının her çeşit alet ile ve hayvan otlatmak suretiyle civar tarlalara yayılmasını önlemek

3. Yabancı ot yoğunluğu çok düşük ise bunları elle almak ve yayılmalarını önlemek

4. Çiçekli dönemdeyken tohum vermeden önce biçmek

5. Bazı yabancı otlar belli kültür bitkilerine adapte olduklarından münavebe uygulamak

6. Kum, toprak taşınırken bunların yabancı ot tohumu içermemesine dikkat etmek

7. Sulama suyu ile yayılmaya engel olmak.




Mekanik Savaş

1. Toprağı Sürme: Sürüm sırasında yeni çıkan ve çimlenmekte olan yabancı otlar ölürler. Ayrık, Acımık, Tarla sarmaşığı gibi çok yıllık, kökleri toprak derinliklerinde yayılan yabancı otların sürümle toprak üstüne çıkan parçaları toplanıp imha edilmelidir.

2. Çapalama: Yabancı otlarla mücadelede en eski yöntemdir. İş gücünün bol ve ucuz olduğu ülkelerde bazı kültür bitkileri için ekonomik olarak kullanılmaktadır.

3. Malçlama: Bu yöntem, sıra aralarındaki yabancı otların ışık geçirmeyen materyallerle örtülerek yok edilmesidir. Özellikle çilek tarımında siyah plastik ile örtme yabancı ot problemini hallettiği gibi toprak ısısını 3-5°C yükselterek çileğin gelişmesini hızlandırmaktadır.

4. Su Altında Bırakma: Bu yöntem özellikle çeltik tarlalarında uygulanmaktadır. Toprak bir süre su altında bırakılarak yabancı ot tohumlarının ve çimlenmiş bitkilerin havasız kalarak ölmeleri sağlanır.

5. Yabancı Otları Yakmak: Kullanılan yakma materyaline göre ekonomik veya pahalı olabilir. Yakma anız yakma şeklinde olabileceği gibi sıra aralarında veya tarlalarda lokal olarak bulunan yabancı otların yakılması şeklinde de olabilir. Yakma, ekolojik dengeyi bozacağı için ancak çok gerekli olduğu hallerde kullanılmalıdır.




Biyolojik Savaş

Ortadan kalkmasını istediğimiz yabancı ota zararlı olan böcek, hastalık veya bitki populasyonunu artırarak, o yabancı otun üzerine salma esasına dayanır. Biyolojik mücadelenin amacı yabancı otları tümden ortadan kaldırmaktan ziyade yoğunluğunu ekonomik zarar eşiğinin altına düşürmektir.



Kimyasal Savaş

Herbisit: Yabancı otları öldürmede veya normal gelişimlerini önlemede kullanılan kimyasal maddelere denir.

Herbisitler ikiye ayrılır:

1-Total Herbisitler

Total herbisitler uygulama alanındaki bütün bitkileri öldürürler. Bu nedenle tarım alanlarında kullanımları sınırlıdır. Daha çok havaalanı, demiryolu, karayolu kenarları, endüstri alanlarında kullanılırlar.

2-Seçici Herbisitler

Selektif herbisitler tarım alanlarında kullanılırlar. Kültür bitkisine zarar vermeden yabancı otları öldürürler veya gelişmelerini önlerler.




HERBİSİTLER ÜÇ ŞEKİLDE UYGULANIR:

Ekim Veya Dikim Öncesi İlaçlama: Kültür bitkisinin ekimi veya dikimi yapılmadan önce toprağın ilaçlanması

Çıkış Öncesi İlaçlama: Yabancı otlar toprak yüzeyine çıkmadan önce toprağın ilaçlanması

Çıkış Sonrası İlaçlama: Yabancı otlar toprak yüzeyine çıktıktan sonra yabancı otların üzerine ilacın atılması.




Herbisitlerin Karışabilirlikleri;

Zamandan ve uygulama masraflarından tasarruf etmek amacıyla bazı durumlarda ilaçların karıştırılarak kullanılması tavsiye edilebilir. Ancak karıştırılacak ilaçların fiziksel özellikleri bakımından karışabilir yapıda olması, kültür bitkisine zarar vermemesi ve yabancı otlara gerekli etkiyi göstermelidir.

Herbisitleri karıştırarak kullanmanın yararları

1. Daha fazla yabancı ot türünü kontrol etmek mümkün olur

2. Herbisitlerin uygulama dozları azaltılabilir

3. İlaçların sinerjistik etkisinden yararlanılabilir.



Herbisitleri karıştırarak kullanmanın zararları

1. Bitkinin toleransının azalması

2. Herbisitin etkisinin azalması

Herbisitlerin ne zaman karıştırılamazlar

1. Fiziksel yapıları uygun değilse

2. İki ilaç karıştığında kimyasal reaksiyona giriyorsa

3. İlaçların sürfektanları reaksiyona giriyorsa




Problem nasıl çözülür

1. İlaç etiketi iyice okunmalı

2. Karışım tabloları incelenmeli

3. İlaç firması ile görüşülerek bilgi alınmalı




Yabancıot Mücadelesinde İlaçlama Tekniği Ve Kalibrasyon;

Yabancı ot mücadelesinde basınçlı sırt pülverizatörleri ve yatay kollu kuyruk milinden hareketli, motorlu püskürtücüler kullanılmalıdır. Uygulamalarda yelpaze püskürtme yapan memeler kullanılmalıdır. Yabancı ot mücadelesi yapılan alanlarda ilaçlar su ile karıştırılarak pülverize edilir. Dekara atılacak su miktarı kullanılan aletin tipine göre değişebileceğinden tarla koşullarında kalibrasyon yapmak gerekir. İlaçlama aletinin kalibrasyonu yapılmadan önce şu konuların göz önünde bulundurulması gereklidir.

1. Aletin deposu temiz su ile yıkanıp temizlenmelidir.

2. Tüm memeler çıkartılıp temizlenmelidir.

3. Alet çalıştırılarak hortum ve ilaçlama kolu içindeki maddeler temizlenmelidir.

4. Memeler ilaçlama kolu üzerine takılmalı uygun çalışıp çalışmadığı kontrol edilmeli bağlantı yerlerinden sızıntı olup olmadığına bakılmalıdır.İlaçların etkinliği hava sıcaklığı ile yakından ilgilidir. Bu nedenle ilaçlamalar sırasında hava sıcaklığı 8 C0den az, 25 C0 den fazla olmamalıdır. İlaçlamalar sakin havada yapılmalı rüzgar çıktığında ilaçlamaya ara verilmelidir. Kapalı, bulutlu ve yağmur olasılığı olan günlerde ilaçlama yapılmamalıdır. 2,4 D Aminlerde ilaçlamadan sonra 6 saatlik sürenin, 2,4 D esterle yapılan ilaçlamadan sonra bir saatlik bir sürenin yağmursuz olması gerekmektedir. Diğer sistemik etkili herbisitlerde ilaçlamadan bir saat sonra yağmur yağarsa ilaç etkisiz olabilir. Toprağa atılıp 5-7 cm derinliğe karıştırılması gereken ilaçlar da uygulamadan hemen sonra toprağa karıştırılmalıdır. Tarla keseksiz olmalı ve toprakta yeterli nem olmalıdır.

Tarım ve hayvancılık takvimi



OCAK AYINDA YAPILACAK İŞLER

TARLA ZİRAATI

a) Kışı ılık geçen yerlerde ilkbaharda ekilecek tarlalar sürülür ve açmalar yapılır. Ekimle birlikte gübre verilmemiş tarlalara gereken gübreler verilir.

b) Yeşil gübre amacıyla Güneyde bakla ekimi yapılır.

c) Kabarık tarlalar loğ denilen yuvarlak silindir taşlarla bastırılır. Sık olan hububat tarlalarında filizler hayvanlara yedirilir.

d) Ambarlarda gerekli koruma ve mücadele işleri yapılır.




MEYVECİLİK

a) Fidan çukurları açılır. Bahçe toprakları uygun yerlerde derince bellenir ve gübrelenir.

b) Fidanların sökülmeleri, katlanmaları ve dağıtım işleri yapılır. İklimi ılık olan, bölgelerde fidan dikimleri yapılır. Zeytin fidanları dikilir. Elma ve armut tohumları

tavalara ekilir.

c) Zeytin ve turunçgillerde budama yapılır. Kalem aşısı hazırlığına başlanır.

d) Bütün meyve bahçelerinde kış ilaçlaması yapılır.

e) Turunçgiller, muz ve hurma hasadı yapılabilir. Ambalaj ve pazarlama işleri devam eder. Ambarlarda tekniğe uygun bir şekilde muhafaza edilir.




SEBZECİLİK

a) İklimi uygun yerlerde seralarda turfanda sebzecilik işleri devam eder.

b) İklimi uygun bölgelerde sıcak yastık hazırlıkları başlar. Ay sonuna doğru tohumlar sıcak yastıklara ekilir. Bazı sebze fidelerinde şaşırtma yapılır.

c) Geç kalmış bahçe belleme işleri tamamlanır. Çeşitli gübreler uygulanır.

d) Ilık iklimli bölgelerde bazı sebzelerin ekimi yapılır.

e) Seralarda ve sıcak yastıklarda sulama, uç alma ve çapalama işleri yapılır.

f) Sera ve sıcak yastıklarda çeşitli zararlılarla mücadele işlemleri yapılır.

g) Lahana, kıvırcık salata, pırasa, ıspanak, maydanoz gibi kış sebzelerinin hasadı yapılır. Ambarlarda ve soğuk hava depolarında sebzeler muhafaza edilir.Ambalajlanarak pazara sevkedilir.




BAĞCILIK

a) Ilık bölgelerde asma dipleri açılır. Boğaz kökleri temizlenir. Gübreleme yapılabilir. Bazı ılıman bölgelerde derin krizme yapılır.

b) Soğuk hava depolarında muhafaza edilen üzümler piyasaya sevkedilir.




HAYVANCILIK

a) Birçok yerlerde hayvanlar ahırda olduğu için ahırların bakımı önemlidir. Ahırlar temizlenmeli, havalandırmalı, hastalıklarla mücadele için önlemler alınmalıdır.

b) Hayvanlar çeşitli yemlerle beslenmeli, zararlılarla mücadele edilmeli ve havalar temiz tutulmalıdır.

c) Doğum hazırlıklarına başlanır.

d) Bazı ılık bölgelerde hayvanlar meralarda otlatılır.

e) Hayvan hastalıklarına karşı koruyucu aşılar yapılır.




TAVUKÇULUK

a) Kümeslerde sık sık havalandırma ve temizlik işleri yapılır,

b) Kuluçka hazırlıklarına başlanabilir.

c) Kümes hayvanları genel olarak içeride beslendiklerinde çeşitli ve uygun yemlerle beslenmelidir.

d) Kümeslerde hayvanların çeşitli hastalıklara karşı koruyucu aşıları yapılmalıdır. İlaçlar yemlerle verilmelidir.




ARICILIK

a) Arılar devamlı olarak kovanda olduklarından kovan ağızlarının temizliği ve havalandırma yapılır.

c) Arılar için yeteri yem yoksa bez parçasına toz şeker konarak kovan içine yerleştirilir. Uyuyan arıların düşüp ölmemesi için kovan ve petekler sarsılmamalıdır.

d) Kovanlarda görülmesi muhtemel hastalık ve zararlılarla mücadele edilir.





ŞUBAT AYINDA YAPILACAK İŞLER

TARLA ZİRAATI

a) Bazı ılık bölgelerde illkbahar ekimleri için toprak işlemesi yapılır. Kaymak bağlamış ekili tarlalar tırmık ve kazayağı ile kırılır ve toprak kabartılır. Fazla kabarık ve kesekli tarlalar ise loğlanır. Hafif ve süzek topraklar için mutlaka suni gübreler ve çiftlik gübreleri verilmelidir.

b) İklimi ılık bölgelerde çavdar, arpa, bezelye, bakla gibi çeşitlerin ekimi yapılır.

c) Ekimi yapılan sulak tarlalarda ilk cansuyu verilir.

d) Ambarlarda gerekli muhafaza ve mücadele işleri devam eder. Tohumluklar ayrılarak temizlenir, ilaçlanır. Ekime hazır duruma getirilir.




MEYVECİLİK

a) Fidan çukurları açılır, toplu meyvelik kurulacak sahalar sürülür ağaç dipleri kabartılarak gübrelenir.

b) Mutedil bölgelerde ay ortasına kadar fidan dikimleri devam eder. Fidan sökümü ve katlaması yapılır.

c) Her türlü meyvelerde (ılık bölgelerde) budama çalışmaları başlar ve devam eder.

d) Çeşitli zararlı ve hastalıklarla kış mücadelesine devam edilir.

e) Özellikle turunçgillerin hasadı devam eder. Ambalajlanarak piyasaya arz edilir. Yaz için depolama da yapılır.




SEBZECİLİK

a) Seralarda turfanda sebzeler hasat edilmeye başlanır.

b) Sıcak yastıklara sebze tohumları ekilir. Bazı bölgelerde ay sonuna doğru fideler bahçeye alınabilir. Kışlık sebzelerin ılık bölgelerde hasadı devam eder.

c) İlkbaharı erken gelen bölgelerde yazlık sebze ekimi için toprak işlemesi yapılır, gübrelenir.

d) Sera ve sıcak yastıklarda sulama, çapalama ve ayıklama (sereltme) işleri yapılır.

e) Çeşitli zararlı ve hastalıkla mücadele yapılır.

f) Seralardan elde edilen ilk turfanda sebzeler ambalajlanarak piyasaya sevkedilir.




BAĞCILIK

a) Bağ kurulacak yerlerde ve eski tesislerde derin belleme (Krizma) yapılır, gübrelenir.

b) Köklü ve köksüz asma çubuğu dikimi devam eder.

c) Budama yapılmaya başlanır.

d) Bağlarda kış mücadelesi yapılır. Omcalar bordo bulmacası ile yıkanırlar.




HAYVANCILIK

a) Hayvanlar ahırda olduklarından temizlik ve dezenfeksiyona önem verilir

b) Çeşitli yemlerle hayvanlar ahır beslemesine tabi tutulur. Çeşitli bakım işleri yapılır.

c) Doğumlar başladığından gerekli tedbirler alınır. Yavrular için özel bakım ve besleme yapılır.

d) Havanın uygun olduğu günlerde hayvanlar meraya çıkarılır

e) Hayvan hastalık ve zararlarına karşı koruyucu aşılar ve ilaçlar uygulanır.




TAVUKÇULUK

a) Kümeslerde temizlik işleri ve havalandırma devam eder.

b) Kuluçka mevsimi başlayacağından gerekli tedbirler alınır.

c) Kümeslerde tane ve suni yemler verilerek dengeli beslenmeleri sağlanır.

d) Çeşitli koruyucu aşılar devam eder ve ilaçlar verilir.




ARICILIK

a) İklimi uygun yerlerde yavaş yavaş arılar dışarı çıkarılırken, soğuk bölgelerde ise arılar içerde olduklarından havalandırma işleri dikkatle yapılmalıdır.

b) Soğuk bölgelerde şerbet verilmelidir.

c) Oluşabilecek hastalık ve zararlılarla mücadele edilir.




MART AYINDA YAPILACAK İŞLER

TARLA ZİRAATI

a) Her türlü tarla ziraati için toprak işlemesine devam edilir. İşleme ile birlikte gübreleme yapılır. Kaymak bağlamış tarlalar tırmık ve kazayağı ile kırılır. Böylece

hububatta kardeşlenme de sağlanmış olur. Güzlük ekim yapılan yerlerde ikinci azot uygulaması yapılır.

b) Yazlık hububat ekimi devam eder. Bu arada çayır­mera ve yem bitkilerinin de ekimi, iklimi uygun yerlerde tütün fidelikleri tesisi ve pamuk ekimine başlanır.

c) Sulanabilir sahalarda cansuyu verilmelirken, tarlalardaki fazla su boşaltılır.

d) Güzlük ekilmiş hububatta mücadeleye önem verilmelidir.




MEYVECİLİK

a) Toplu meyvecilik kurulacak sahalar ile eski tesisler sürülür ve gübrelenir.

b) Fidan dikimine birçok bölgelerde devam edilir

c) Meyvelerde budama ile birlikte aşılama işleri de devam eder. Ilık bölgelerde sert çekirdekli meyveler çiçek açabileceğinden donlara karşı dikkatli olunmalıdır.Yeni kurulan meyve bahçelerine cansuyu verilmelidir.

d) Çeşitli zararlı ve hastalıklara karşı mücadeleye devam edilmelidir. Özellikle armut göz kurdu, püseron ve zeytin güvesine karşı önlem alınmalıdır.

e) Turunçgillerin hasadına ve ambalajlanarak piyasaya arz edilmesine devam edilir.




SEBZECİLİK

a) Seralarda turfanda domates, hıyar, kabak gibi sebzelerin hasadına devam edilir.

b) Sıcak ve ılık yastıklara ekilen sebzelerin birinci şaşırtması yapılır. c) Sebze bahçesi topraklarının işlenmesine devam edilir ve gübrelenerek ekime hazır hale

getirilir.

d) Domates, biber, patlıcan yavaş yavaş tavalara alınır.

e) Şaşırtılan ve tavaya alınan fidelere cansuyu verilir. Şaşırtılma yapılmamışsa çapalama yapılmalıdır. Özellikle bakla ve bezelyelerde çapalama başlar.

f) Bahçede, serada, sıcak ve ılık yastıklardaki zararlı ve hastalıklarla mücadele edilir.




BAĞCILIK

a) Bağ kurulacak yerlerde ve eski tesislerde toprak işlemesi ve gübrelemeye devam edilir.

b) Köklü ve köksüz bağ çubuğu dikimine devam edilir.

c) Don tehlikesi olmayan yerlerde bu ay içinde bağ budamasına son verilir. Tehlikesi olan yerlerde donların geçmesi beklenmelidir. Nispeten mutedil iklimli yerlerde

ve ılıman bölgelerde aşılama işlemlerine de başlanır.

d) Hastalık ve zararlılarla mücadele edilmeli, soğuk bölgelerde omcalar gözler patlamadan bordo bulamacı ile yıkanmalıdır.




HAYVANCILIK

a) Bazı bölgelerde hayvanlar meraya çıktıklarından ahır işleri yavaşlar. Ancak Doğu Anadolu Bölgelerinde ahır temizliği, havalandırma, dezenfeksiyon işler devam

eder.

b) Meraya çıkarılmış hayvanlara da ek yemler verilir. Diğer ahırda bulunan hayvanların yemlenmesi ve bakım işleri yapılır.

c) Devam eden doğum işleri ile ilgili gerekli tedbirler alınmalıdır.

d) Bazı bölgelerde meralarda otlatma başladığından meraların ıslah çalışmaları yapılır. Özellikle nöbetleşe otlatma yapmakla meraları korunduğu gibi daha uzun

süre faydalanılabilir.

e) İlkbahar mevsimi ile birlikte oluşabilecek salgın hastalıklar ile diğer zararlılara karşı koruyucu aşı ve mücadele yapılır.




TAVUKÇULUK

a) Kümeslerde bakım, temizlik, dezenfeksiyon işleri devam eder. Kümes pencereleri kedi, köpek, tilki, sansar gibi hayvanların ve kuşların girmelerine engel olacak

şekilde kafes teli ile kaplanmalıdır.

b) Kuluçka mevsimi olması nedeniyle bu amaçla yapılan işlere önem verilir. Damızlığa uygun yumurtalar seçilerek üretim yapılır.

c) Beslenmede özellikle yeni çıkan civcivlere önem verilerek,büyümelerini sağlayan yem çeşitleri seçilir.

d) Tavuk hastalıklarına karşı koruyucu aşılar ve önleyici ilaçların uygulanmasına devam edilir. Özellikle civcivlerde bu durum özel bir önem taşımaktadır.




ARICILIK

a) Arılar bazı bölgelerde dışarıya çıkacaklarından kovan bakım işleri buna uygun olarak devam eder.Kovan çerçeveleri tamir edilir. Küflü ve kırık çerçeveler

değiştirilir.

b) Arılar bal toplama faaliyetine başladıklarından bakım işleri artacağından arıcılık malzemeleri daima çalışır halde bulundurulmalıdır.

c) Kovanlarda hastalık yapmaması için ilkbahar temizliği yapılır ve gerekli ilaçlar kullanılır.




NİSAN AYINDA YAPILACAK İŞLER

TARLA ZİRAATI

a) Yazlık ekimler için toprak işlemesi ile birlikte gübre uygulaması da yapılır. Bazı otlu nadaslar tırmık, kultivatör, disk harrow ve kaz ayağı ile yüzeyden işlenir.

Bazı baklagil tarlaları yeşil gübre amacıyla sürülür.

b) Uygun bölgelerde her türlü tarla bitkilerinin ekimi ve fidelerin dikimi yapılır.

c) Yabancı otlarla kaplanmış veya sulama ile kaymak bağlamış tarlalarda çapa, hububatta yabancı ot mücadelesi, bazı bitkilerde seyreltme ve tekleme yapılır.

Ekimi yeni yapılan bitkilerde sulama yapılır.

d) Bitkilerde görülebilecek her türlü hastalığa karşı mücadele yapılır ve gerekli tedbirler alınır. Ekilecek bazı bitkilerde tohumun ilaçlanması faydalıdır.




MEYVECİLİK

a) Meyve bahçelerinde toprak işlenmesi devam eder ve işleme ile birlikte gübre uygulaması da yapılır.

b) Fidanların sökülmesi, katlanması ve dikilmeleri bölgelerine göre devam eder. Bazı ılık bölgelerde dikim son bulmuştur.

c) Her türlü bakım yanında sulama ve çapalama devam eder. Kalem aşısı bazı bölgelerde devam eder. Genel olarak bu ay sonunda budama işi tamamlanır.

d) Bahçelerde görülen ve görülebilecek hastalıklarla zararlılara karşı mücadele yapılır. Ancak çiçek devresinde mücadele durdurulur.




SEBZECİLİK

a) Bazı bölgelerde seralarda turfanda sebzecilik işleri devam eder. Sebzeler hasad edilir.

b) Sıcak yastıklarda yetiştirilen fidelerin bakım sulama ve söküm işleri devam eder.

c) Sebze tarla hazırlığı ay boyunca devam eder. Gerekli gübreler verilir. Bahçeler tava ve masuralra ayrılır.

d) Çeşitli sebze fideleri sıcak yastıklardan tarlaya aktarılır. Ayrıca yazlık sebze tohumları tarlaya ekilir.

e) Sebze tohum ve fidelerine ekimden sonra cansuyu verilmelidir. Bazı bölgelerde sebzelerde çapalama başlar. Bazı sebzeler hereklere alınır.

f) Sebzelerde görülebilecek her türlü hastalık ve zararlılara karşı önlemler alınmalıdır.

g) Bazı turfanda sebzeler hasad edilir. Ambalajlanarak pazara sevkedilir.




BAĞCILIK

a) Bağlarda İlkbahar krizması yapılır. Asmaların boğazları açılır. Gerekli gübreleme işleri yapılır.

b) Bazı bölgelerde asma çubuğu dikimi bu ay boyunca da devam eder.

c) Bağlarda budama sıkı bir şekilde devam eder. Bazı ılık bölgelerde uç alma işlemi uygulanır. Omcalar hereklere alınır. Bazı bölgelerde aşılama devam eder.

d) Hastalık ve zararlılara karşı ilaçlama önemle yürütür.




HAYVANCILIK

a) Ahırlarda gerekli bakım işleri, temizlik ve dezenfeksiyon devam eder.

b) Bazı bölgelerde hayvanlar merada yeteri kadar yem budamadıklarından ahır beslemesi devam eder. Ay sonuna doğru ılık bölgelerde bakım yapılır.

c) Doğumlar bu ayda devam edeceğinden, gerekli tedbirler alınmalı, hazırlıklı olunmalıdır.

d) Mera ıslahları yapılır. Meralarda otlatma münavebeli olmalıdır. Bazı bölgelerde yeni mera tesislerine başlanır.

e) Hayvan hastalıkları ve zararlılarına karşı koruycu aşılar ve önleyici ilaçlar kullanılır.




TAVUKÇULUK

a) Kümeslerde çeşitli bakım işleri, temizlik ve dezenfeksiyon yapılır.

b) Kuluçka faaliyetleri ay boyunca devam eder.

c) Çeşitli yemler üzerinden beslenme yapmakla tavuklarda verim artar, sağlıklı olurlar. Özellikle civcivlerin beslenmesine önem verilmelidir.

d) Tavuk hastalık ve zararlılarına karşı koruyucu aşılar ve önleyici ilaçlar kullanılır.




ARICILIK

a) Arı kovanları sağlıklı olmalı ve bazı kovanlarda çerçeve değiştirilmelidir.

b) Arıların temizliği ve bakım işleri devam eder. Ana arısı olmayan kovanlara ana arı verilir. Zayıf kovanlarda beslenmeyi takviye bakımından şerbet verilir.

c) Çeşitli arı hastalık ve zararlılarına karşı ilaçlama yapılır, tedbir alınır.




MAYIS AYINDA YAPILACAK İŞLER

TARLA ZİRAATI

a) Yazlık ekim yapılacak tarlalarda sürüm, ikileme, üçlemeler ve gübreleme yapılır. Kaymak kırma, çapa ve ot alma amacıyla tırmık ve kültüvatörle toprak

işlemesi devam eder. Çeltik tavaları hazırlanır. Yerfıstığında boğaz doldurulur.

b) Pamuk, ayçiçeği, susam, fasulye, soya, çeltik ve bostan ekimi ile tütün fidelerinin dikimi yapılır.

c) Sulama, çapalama, hereğe bağlama, seyreltme ve diğer bakım işleri yapılır.

d) Özellikle bu ay zararlı ve hastalıklara karşı dikkat edilmeli ve gerekli tedbirler alınmalıdır.

e) Sıcak bölgelerde erkencil hububat çeşitleri hasat edilir, harman hazırlığı yapılır. Yem bitkilerinin ve çayır otlarının biçilmeleri başlar.




MEYVECİLİK

a) Bahçelerde ve fidanlıklarda toprak işlemesi çapa ve sürüm şeklinde devam eder. Toprak işlemesiyle birlikte gerekli gübreler verilir.

b) Bazı soğuk bölgelerde fidan dikimi ay sonuna kadar devam eder. c) Bahçe ve fidanlıkta her türlü bakım, taçlandırma, budama, uç alma, çap ve sulama işleri

yapılır. Aşılama genel olarak kalem aşısı şeklinde devam eder. Bazı bölgelerde sürgün göz aşısına başlanır. Geçen mevsimde yapılarak tutmayan aşılar

yenilenir. Sıcak bölgelerde ağaçlara kireç badanası yapılır.

d) Görülebilecek her türlü hastalık ve zararlılara karşı mücadele edilir.

e) Can erik, kiraz, vişne, yenidünya, kayısı, badem hasadına başlanır.




SEBZECİLİK

a) Bazı bölgelerde sıcak ve soğuk yastık işleri devam eder.

b) Sebze ekilecek ve fide dikilecek topraklar hazırlanır. Her çeşit sebze için gerekli gübreleme yapılır.

c) Her çeşit sebze tohumu ekimi ile fide dikimi tavalara yapılır.

d) Çapalama, sulama, hereklere alma ve uç alma işleri devam eder.

e) Her türlü hastalık ve zararlılarla mücadele yapılır.

f) Ay boyunca her türlü sebze hasadı yapılarak ambalajlanır ve pazara sevk edilir.




BAĞCILIK

a) Bazı serin bölgelerde bağlarda toprak işlemesi ve gübreleme uygulaması yapılır.

b) Asma çubukları dikimi devam eder.

c) Serince bölgelerde budama, boğaz açma, aşılama devam eder. Ilık bölgelerde uç alma ve hereklere bağlama işleri yürütülür.

d) Mildiyö ve külllemeye karşı mücadele yapılır. Diğer zararlılarlada savaşılır.




HAYVANCILIK

a) Ahır işleri ay boyunca devam eder.

b) Bazı serin bölgelerde henüz meraların yetersizliğinden yem takviyesi olarak ahır besisi yapılır. Hayvanlarda kırkım yapılır.

c) Doğumlar kısmen azalmakla beraber bazı bölgelerde devam eder.

d) Mera ıslahları yapılır. Ve dışarda otlatma bütün bölgelerimizde devam eder.

e) Çeşitli hayvan hastalık ve zararlılarıyla mücadele yapılır.




TAVUKÇULUK

a) Kümeslerde bakım temizlik ve kireçle dezenfeksiyon yapılır. Kümeslere kuşların girmemesi için pencerelerin kafeslenmesine devam edilir.

b) Kuluçka işleri ay boyunca devam eder.

c) Tavuklara özellikle yeşil yem verilmelidir. Bu konuda en iyisi yumurta verimini arttıran yoncadır.

d) Çeşitli tavuk hastalıklarına karşı koruyucu aşılar ve önleyici ilaçlar yapılmalıdır.




ARICILIK

a) Arıların kolay çalışmalarını temin için kovanlarda bakım ve temizlik işleri devam eder. Özellikle modern kovanların kullanılması bu işi sağlamada önemlidir.

b) Arı malzemeleri işler durumda bulundurulur. Oğul verme ay boyunca devam eder.

c) Çeşitli arı hastalıklarına karşı mücadele yapılır.

d) Bazı ılık bölgelerde bal hasadına başlanır.




HAZİRAN AYINDA YAPILACAK İŞLER

TARLA ZİRAATI

a) Genel olarak toprak sürümü bitmiş olmalıdır. Ancak, Sonbahar ekimleri için toprak sürüldüğü gibi, anızlar bozularak da ikinci mahsul ekimi için toprak hazırlanır.

Bazı bölgelerde ikileme ve üçleme yapılır.

b) Bazı bölgelerde de geç kalınmakla beraber tütün, ayçiçeği pamuk gibi mahsullerle ikinci mahsul olan mısır, bostan, fasulye, turp ekimleri yapılır.

c) Her türlü mahsulde çapa, sulama, ot alma, boğaz doldurma ve diğer bakım işleri yapılır.

d) Her türlü hastalık ve zararlılarla mücadele devam eder.

e) Hububatta hasat ve harman işleri devam eder. Mahsüller ambarlanır ve saklanır.




MEYVECİLİK

a) Bazı bölgelerde bahçelerde ve fidanlıklarda toprak işlemesi sürüm ve belleme devam eder.

b) Dikim işleri bitmiştir.

c) Ilık bölgelerde sürgün göz aşısı başlar. Budama bitmiştir. Ancak bazı bölgelerde mücadele amacıyla kanserli dallar kesilir.Uç alma devam eder. Sulama, çapa

ve her türlü bakım sıkı bir şekilde ay boyunca yürütülür. Meyvelerde seyreltme yapılır.

d) Meyve ağaçlarnıda görülecek her türlü hastalıklara karşı mücadele yapılır.

e) Ilık bölgelerde her türlü meyve hasadı başlar ambalajlanarak piyasaya sevk edilir. Bazı meyvelerde kurutularak değerlendirilir.




SEBZECİLİK

a) Serin bölgelerde sebze ekilecek toprakların hazırlığı ay başında bitmelidir.

b) Her türlü sebze tohumu ve fide ekim ve dikimleri bu ay bitirilir. İkinci mahsul olarak ekilecek sebzeler ile Sonbahar turfandası sebzelerin ekimleri yapılır.

c) Sebzelerde çapalama, uç alma, koltuk alma, sulama ay boyunca devam eder. Gübreler sulama ile şerbet halinde verilir. Boğazlar doldurulur, çeşitli sebzeler

sırıklara alınır ve hereklere bağlanır.

d) Her türlü sebze hastalık ve zararlılarına karşı mücadele devam eder.

e) Her çeşit sebze hasadı başlar. Sebzeler ambalajlanarak piyasaya arz edilir. Bazıları yerinde salça, konserve, turşu, kurutma, reçel şeklinde değerlendirilir.Domates suyu çıkarılır.




BAĞCILIK

a) Bazı bölgelerde toprak işlemesi ve gübreleme devam eder.

b) Bağlarda sulama, uç alma, boğaz açma, çapalama, hereklere bağlama ve diğer bakım işleri devam eder.

c) Her türlü hastalık ve zararlılarla mücadele yapılır. Ay sonuna doğru turfanda üzümler hasat edilmeye başlanır. Piyasaya arz edilir.




HAYVANCILIK

a) Geceleri hayvanlara barınak yeri olan ahırlarda temizlik, dezenfeksiyon ve diğer bakım işleri devam eder.

b) Hayvanlar genel olarak meralarda beslenirler. Yeni doğan yavrulara kepek, yulaf ezmesi, fiğ ve yonca verilir. Kırkım devam eder.

c) Süt işlemesi ve değerlendirilmesi devam eder.

d) Meralar hayvanların devamlı bulunacağı yer olduğundan münavebeli otlatma yapılmalıdır. Çayır ve yem bitkilerinin hasadı, kurutulması ve depolanması devam

eder.

e) Her türlü hayvan hastalık ve zararlılarına karşı mücadele edilir.




TAVUKÇULUK

a) Kümeslerde bakım ve temizlik işleri devam eder.

b) Kuluçka işleri ayın başında biter. Tavuklara yeşil yemlerden başka takviye amacıyla diğer yemlerden de verilir. Özellikle civcivlerin beslenmelerine önem

verilmelidir.

c) Çeşitli tavuk hastalıklarına karşı mücadele edilmeli ve tavukların gezindikleri yerler kireçlenmelidir.




ARICILIK

a) Bal ile dolmuş çerçeveler alınarak yeni boş çerçeveler konulur. Kovanlarda bakım ve temizlik devam eder.

b) Her türlü hastalığa karşı mücadele devam eder.

c) Bazı bölgelerde bal hasadı başlamıştır.





TEMMUZ AYINDA YAPILACAK İŞLER

TARLA ZİRAATI

a) Hasadı yapılan hububat tarlalarında anız bozulur. Nadasa bırakılmış tarlalarda ot mücadelesi ve yeşil gübre ihtiyacı nedeniyle ikileme, üçleme yapılır.

b) İkinci mahsul olan bitkilerin ekimi yapılır.

c) Çapalama, sulama, boğaz doldurma, seyreltme, sırıklara bağlama gibi bakım işleri devam eder.

d) Her türlü hastalık ve zararlılara karşı mücadele yapılır.

e) Hasat ve harman işleri çeşitli bölgelerde ay boyunca yürütülür. Ambarlanır, saklanır, değerlendirilir.




MEYVECİLİK

a) Toprak işlemesi bazı bölgelerde görülebilir

b) Dikim yoktur.

c) Genel olarak durgun göz aşısı başlar. Meyve seyreltme, su buharlaşmasını önleme amacıyla filiz alma, yaprak yolma ve bazı dalların kesilmesi şeklinde

budama yapılır. Sık sık sulama yapılır. Gübre şerbetleri de verilir. Ot alma ve çapalama işleri devam eder.




SEBZECİLİK

a) Sonbahar turfandası için sebze bahçeleri hazırlanır.

b) Sonbahar turfandası sebzeler ile ikinci mahsul sebzelerin ekimleri ve dikimleri yapılır. c) Sebzeler sık sık sulanır. Çapalama ay boyunca devam eder. Gübreler

şerbet halinde verilir. Sebzelerde seyreltme ve dip doldurma işleri yapılır.

d) Her türlü sebze hastalık ve zararlılarına karşı mücadele yapılır.

e) Her çeşit sebzenin hasadı, ambalajı, pazara sevki devam eder.




BAĞCILIK

a) Bağlarda toprak işlemesi durmuştur.

b) Dikim işleri görülmez.

c) Bağlarda uç alma, filiz alma, yaprak seyreltme, sülük ve bilezik alma, koltuk alma ve hereklere bağlama işleri devam eder. Sulama, çapalama gibi bakım işleri

yürütülür.

d) Her türlü bağ hastalık ve zararlıları ile mücadele edilir.

e) Bağlarda üzüm hasadı başlar. Ambalaj ve pazara sevki yanında değerlendirme usullerine de başvurulur. Özellikle kurutmacılık ay sonunda başlar.




HAYVANCILIK

a) Hayvanların çoğunlukla dışarıda ve merada bulunması dolayısıyla ahır işleri azdır. Ahır besisi yapılan bölgelerde ahırlar temiz, havalı bulundurulmalı ve

dezenfeksiyon yapılmalıdır.

b) Hayvanlar her ne kadar meralarda besleniyorsa da yem yetersizliği bakımından takviye yemleme yapılır. Özellikle buzağılar ve kuzular için özel besleme

yapılmalıdır. İlkbaharda doğan kuzularda kırkım başlar.

c) İlkbaharda erken yavru almak amacıyla ılık bölgelerde koç katımı yapılır.

d) Çayırlar, yem bitkilerini hasadına devam edilir. Otlar kurutulur, balyalanır, toplanır ve muhafaza edilir.

e) Her türlü hayvan hastalık ve zararlıları ile mücadele edilir.




TAVUKÇULUK

a) Kümeslerde havalandırma, temizlik ve dezenfeksiyon işleri yürütülür.

b) Tavuklara bol yeşillikle birlikte çeşitli yemler verilir. Uygun anızlara tavuklar salıverilir. Civciv ve piliç beslemesine önem verilmelidir.

c) Çeşitli tavuk hastalıkları ile zararlılarına karşı mücadele edilir.




ARICILIK

a) Kovanların temiz ve kullanışlı olmasına dikkat edilir. Kovanlar sarsılmadan çiçeği bol yerlere nakledilir.

b) Zayıf kovanların birleştirilmelidir.

c) Hastalık ve zararlılarla mücadele edilir.

d) Bal hasadına devam edilir.





AĞUSTOS AYINDA YAPILACAK İŞLER

TARLA ZİRAATI

a) Anızların bozumuna devam edilir. Bazı yerlerde sonbahar ekimi için, bazı yerlerde de ikinci mahsul için toprak işlemesi yapılır.

b) İkinci mahsuller ile Sonbahar ekimleri yapılır.

c) Sulama, çapalama ve diğer bakım işleri devam eder.

d) Her türlü hastalık ve zararlılar ile mücadele devam eder. Ambarlarda da zararlılarla mücadele edilir.

e) Hububat ve diğer tarla bitkileri hasadı devam eder. Harman işleri yürütülür. Ürünler ambarlanır, ambalajlanır, pazara sevkedilir ve değerlendirilir. Ambarlarda ürünler tekniğine uygun şekilde saklanır.




MEYVECİLİK

a) Sonbahar dikimi yapılacak bahçelerde toprak hazırlığı yapılır.

b) Dikim yoktur.

c) Meyve bahçesi ve fidanlıklarda sulama, çapa, filiz ve kök piçlerinin temizliği yapılır. Durgun göz aşısı devam eder. Gübre şerbeti verilir.

d) Her türlü meyve hastalık ve zararlılarına karşı mücadele yapılır.

e) Hasat işleri devam eder. Meyveler ambalajlanır. Pazara sevkedilir, kurutulur, konserve yapılır, suları çıkarılır ve çeşitli şekillerde değerlendirilerek saklanır.




SEBZECİLİK

a) Son turfanda sebzelerin yerleri hazırlanır.

b) Son turfanda sebze tohumları ekilir, fideleri dikilir.

c) Sebze bahçelerinde çapa, sulama, uç alma, koltuk alma gibi bakım işleri yürütülür.

d) Her türlü sebze hastalık ve zararlılarına karşı mücadele tekniğine uygun şekilde yapılır.

e) Hasat ay boyunca devam eder. Sebzeler uygun ambalajlara konarak pazara sevkedilir. Bazıları da kurutulur, salçalar, turşular, konserveleri reçelleri yapılarak değerlendirilir.




BAĞCILIK

a) Bağlarda uç alma, yaprak toplama, sulama gibi bakım işleri yapılır.

b) Her türlü bağ hastalık ve zararlıları ile mücadele edilir.

c) Hasat, pazarlama ve değerlendirme işleri devam eder.




HAYVANCILIK

a) Hayvanların meralarda yeteri yem bulamamaları sebebiyle takviye yemleme yapılır. Koyunlarda kırkım devam eder. Ahır besisi yapılan yerlerde hayvanlara

bolca yeşil yem verilmelidir.

b) Küçük ve büyük baş hayvanlar çiftleştirilir.

c) Yem bitkilerinin ve çayırların hasadı, kurutulması, balyalanması ve depolanmasına devam edilir.

d) Çeşitli hayvan hastalık ve zararlılarına karşı mücadele edilir.




TAVUKÇULUK

a) Kümeslerin temizliğine ve dezenfeksiyonuna devam edilir. Duvarlar kireçle badanalanır.

b) Tavuklar ve piliçler çeşitli yemlerle beslenir. Yeşil yem verilmesine devam edilir. Tavuklar anızlara, yoncalıklara ve çayırlara salıverilir.

c) Her türlü tavuk hastalık ve zararlılarına karşı mücadele yapılır.




ARICILIK

a) Kovanlarda temizlik devam eder. Dolu çerçeveler çıkarılarak yerlerine boşlar konur. Kovanlar geceleri sarsılmadan bol çiçekli, florası zengin yerlere nakledilir.

b) Arılarda görülecek hastalık ve zararlılarla mücadele edilir

c) Bal hasadı devam eder .




EYLÜL AYINDA YAPILACAK İŞLER

TARLA ZİRAATI

a) Güzlük ekimler için toprak sürümü yapılır. Sürülmüş tarlalara ekim için ikileme ve üçlemesi yapılır. Sürümle birlikte gübreleme de devam eder.

b) Özellikle soğuk bölgelerde hububatta erken ekim amacıyla bu ay ekim başlar.

c) Endüstri bitkilerinde sulama, çapalama ve diğer bakım işleri devam eder.

d) Her türlü hastalık ve zararlılarla mücadele edilir.

e) Hasat ve harman işleri yürütülür. Tütünlerde kırma, pamukta hasat devam eder. Diğer endüstri bitkileri ve bostanların hasadı yapılır.




MEYVECİLİK

a) Bazı bölgelerde Sonbahar dikimi amacıyla fidan çukurları açılmaya başlanır. Çekirdekli tohum ekimleri için fidanlıklarda tavlara hazırlanır.

b) Fidan ve ağaç dikimi yoktur.

c) Meyve bahçesi ve fidanlıkta bakım, sulama, çapa işleri yanında bazı bölgelerde durgun göz aşısı devam eder.

d) Meyvelerde gelecek yıl yumurtadan çıkarak hasar yapacak olan zararlılara karşı mücadele devam eder.

e) Meyvelerden bazılarının hasadı bitmiştir. Ancak bazı çeşitli meyvelerin hasadı devam eder. Hasad edilen meyveler ambalajlanır. Pazara sevkedilir. Muhafaza edilir ve değerlendirilir. Yeşil zeytin salamurası amacıyla hasat yapılır.




SEBZECİLİK

a) Bazı bölgelerde kışlık sebzelerin ekimi ve fidelerinin dikimi devam eder.

b) Sebzelerde sulama, çapa ve diğer bakım işleri yapılır. Sebzelerden tohum alınır.

c) Çeşitli zararlı ve hastalıklarla mücadele yapılır.

d) Her türlü sebze hasadı yapılır. Bazı bölgelerde son turfanda sebzelerin hasadına başlanır.

Sebzeler ambalajlanır, pazara sevkedilir, çeşitli yollarla değerlendirilir.




BAĞCILIK

a) Bağlarda sulama, hereklere bağlama gibi bakım işleri devam eder.

b) Çeşitli hastalık ve zararlılarla mücadele yapılır.

c) Üzüm hasadı, pazarlaması ve çeşitli yollarla değerlendirilmesine devam edilir.




HAYVANCILIK

a) Bazı bölgelerde hayvanlar yaylalardan kışlıklara dönerler. Ahırlarda gerekli tamirat ve dezenfeksiyon yapılarak hazır hale getirilir.

b) Hayvanların yemleme, tımar, temizlik gibi bakım işleri ay boyunca devam eder.

c) Koç katımına devam edilir.

d) Meralarda otlatmaya bazı bölgelerde devam edilir. Çayırlıklar ve yem bitkilerinin son hasatları yapılır. Hasıl, mısır ve diğer yeşil yemlerin silajına başlanır.

e)Hayvan hastalıkları ve zararlıları ile mücadele devam edilir.




TAVUKÇULUK

a) Kümesler onarılarak kışa hazırlık yapılır. Badanalanır ve dezenfekte edilir.

b) Çeşitli yemler üzerinden tavukların beslenmelerine devam edilir. Tavuklar sık sık anız ve yoncalıklara salıverilmelidir. c) Çeşitli tavuk hastalıklarına karşı koruyucu aşılar yapılır ve önleyici ilaçlar verilir.




ARICILIK

a) kovanlarda bakım işleri devam eder. Soğuk bölgelerde kovan ağızları daraltırılır

b) Çeşitli arı hastalık zararlıları ile mücadele edilir

c) Bal hasadı devam eder. Soğuk başlayan bölgelerde kovanlarda kışlık yem durumları kontrol edilir .




EKİM AYINDA YAPILACAK İŞLER

TARLA ZİRAATI

a) Her türlü güzlük ve bahar ekimleri için toprak sürümü ve hazırlığı yapılır. Sürümle birlikte toprakta geç erime yapan gübreler ile çiftlik gübreleri verilebilir. İkileme

ve üçlemeler devam eder.

b) Güzlük hububat ekimi başlar ve ay boyunca devam eder.

c) Yeni ekilen hububatta ve diğer bitkilerde sulama, son çapalar ve bakım işleri devam eder.

d) Ekilecek tohumların ilaçlanması ve genel mücadele işleri yapılır.

e) Çeşitli endüstri bitkileri, baklagiller bostan ve hububatın hasadına devam edilir. Ambarlama ve değerlendirme işleri devam eder. Tütünlerde son yaprak kırması yapılır.




MEYVECİLİK

a) Güzlük dikimler için fidan çukurları açılır.

b) Fidanların sökümü, katlanmaları ve bazı bölgelerde dikimleri yapılır. Dikimle birlikte gübre kullanmak gerekir.

c) Bazı bölgelerde durgun göz aşıları bu ayın ilk haftasında devam edebilir. Sulama durdurulur.

d) Gelecek yıl faaliyete geçecek olan haşerelerin yumurta ve krizalitlerini yok etmek amacıyla gerekli mücadele yapılır.

e) Bazı bölgelerde meyvelerin son hasadı ay boyunca devam eder. Meyveler ambalajlanarak muhafaza edilir ve çeşitli yollarla değerlendirilir. Turfanda turunçgillerin zeytinin hasadı başlar.




SEBZECİLİK

a) Seralarda ekilecek topraklar hazırlanır.

b) Bazı bölgelerde gelecek yıl turfanda olacak sebzelerin tohumları ekilir.

c) Bazı bölgelerde sonbahar turfandası sebzelerin sulama, çapalama ve bakımları devam eder

d) Sonbahar turfandası sebzelerde görülecek hastalık ve zararlılarla mücadele yapılır.

e) Çeşitli sebzelerin hasadı ambalajı, pazara sevki ve değerlendirilmeleri yapılır.




BAĞCILIK

a) Bağlarda toprak işlemesi ve bakım işleri durmuştur.

b) Kışı yaprak altlarında ve kovuklarda geçirecek böceklerle yumurtalarına karşı mücadele devam eder.

c) Üzüm hasadı ay ortalarına kadar yapılır. Kurutulma, pekmez, sirke, şıra şeklinde değerlendirme devam eder.




HAYVANCILIK

a) Hayvanların ahırlarda havalandırma, temizlik, dezenfeksiyon ve badanalama devam eder. Onarımları yapılır.

b) Hayvanların yemlemelerine çeşitli yemler üzerinden devam edilir. Ve yeşil yemlerin sağmal ineklere verilmesine çalışılır.

c) Bazı otlu meralarda otlatma devam eder. Bazı bölgelerde yem bitkileri hasadı yapılır. Silaj işleri yürütülür.

d) Hayvan hastalıklarına karşı koruyucu tedbirler alınır, mücadele yapılır.




TAVUKÇULUK

a) Kümeslerde temizlik, badanalama ve dezenfeksiyon işleri yürütürülür.

b) Tavuklara çeşitli besleyici yemler verilir. Bazı bölgelerde anız ve yeşilliklere tavuklar salınır.

c) Çeşitli tavuk hastalıklarına karşı mücadele devam eder.




ARICILIK

a) Kovanlar soğuk bölgelerde kışlık yerlerine nakledilir. Kış dinlenmesine bırakılmadan temizlenir, içindeki yabancı maddeler atılır.

b) Arılarda görülebilecek hastalıklara karşı mücadele yapılır.

c) Bal hasadı bu ay bitirilir. Ambalajlanarak piyasaya sevkedilir.




KASIM AYINDA YAPILACAK İŞLER

TARLA ZİRAATI

a) Özellikle sıcak bölgelerde geç kalınmış toprak sürümleri yapılır. Geç eriyen gübreler toprağa karıştırılır.

b) Hububatta sıcak bölgelerde geç ekimler devam eder.

c) Ekimi yapılan tarlalarda sulama yapılır. Henüz kuvvetli kardeşlenme göstermeyen tarlalar loğlanarak sıkıştırılır. Soğukların köklere işlemesine engel olunur.

d) Ekilecek tohumlar ile ambarlarda mahsul muhafazası için mücadele yapılır.

e) Geç kalınmış harman işleri ile endüstri bitkileri hasadı (Pancar, pamuk, çeltik, v.s.) yapılır.




MEYVECİLİK

a) Bazı bölgelerde fidan çukurları açılmasına devam edilir.

b) Fidan dikiminin tam zamanıdır. Aşılı fidanlar tercih edilmelidir.

c) Özellikle turunçgillerde çeşitli hastalık ve zararlılarla mücadele yapılır..

d) Turunçgiller, muz ve zeytinlerde hasat devam eder. Ambalajlanır ve pazara sevkedilir.




SEBZECİLİK

a) Seralarda toprak işlemesi ve hazırlama devam eder. Kışı ılık geçen yerlerde kışlık sebzelerin yerleri hazırlanır. Sıcak yastık hazırlıklarına başlanır.

b) Kışı ılık bölgelerde yazlık ilk turfanda sebzeler ekilir.

c) Mücadele işlerine kışlık sebzelerde devam edilir.

d) Son turfanda sebzeler hasat edilerek ambalajlanır, muhafaza edilir ve değerlendirilir.




BAĞCILIK

a) Bağlarda sırık ve herekler toplanır ve gelecek yıla saklanır. Bağlara koyun ve sığır sürüleri salınarak yapraklar yedirilir. Böceklere yuva teşkil eden örtü böylece kaldırılır. Bazı soğuk bölgelerde omcalar toprakla höyük şeklinde örtülür.

b) Bazı sıcak bölgelerde üzüm hasadı ve değerlendirilmesi devam eder.




HAYVANCILIK

a) Ahır ve ağıllarda onarım ve bakım yapılır.

b) Hayvanlar çeşitli yemlerle beslenirler. Bazı yerlerde meralarda otlatma yapılabilir.

c) Bazı ılık bölgelerde yem bitkilerinin son hasatları yapılır.

d) Hayvan hastalıkları ile mücadeleye devam edilir.




TAVUKÇULUK

a) Mevsim dolayısıyla kümeslerin havalandırılmasına, temizlik ve dezenfeksiyonuna devam edilir.

b) Tavuklarda çeşitli bakım ve beslenme işleri yapılır.

c) Tavuk hastalıklarına karşı mücadele edilir.




ARICILIK

a) Arılar yeteri besin bırakılmış kovanlarda kış uykusuna bırakılır.

b) Hasad edilmiş ballar piyasaya sevkedilir.




ARALIK AYINDA YAPILACAK İŞLER

TARLA ZİRAATI

a) Bazı bölgelerde havalar uygun olursa toprak sürümleri devam eder. Sürüm aletleri temizlenerek muhafaza edilir.

b) Sıcak bölgelerde uygun havalarda hububat ekimi yapılır. Ekim aletleri temizlenerek muhafaza edilir.

c) Loğlama yapılır ve gür tarlalarda hayvanlara filizler yedirilir.

d) Tohum ve ambar zararlıları ile mücadele yapılır. Ambarlar dezenfekte edilir.

e) Soğan, pancar, turp, havuç sökümü bitirilir. Pamuklar çırçırlanır. Çeltik öğütülür. Mahsuller ambarlanır. Muhafaza edilir ve değerlendirilir.




MEYVECİLİK

a) Sıcak yerlerde fidan çukurları açılır. Fidanlıklarda fidanlar sökülerek toprakla katlanır.

b) Uygun bölgelerde fidan dikimi devam eder.

c) Uygun havalarda sert çekirdekli meyvelerin budanması yapılabilir. Üşümelere engel olmak için ağaç dipleri höyük şeklinde toprakla doldurulur.

d) Turunçgillerde hastalık ve zararlılara karşı mücadele devam eder.

e) Turunçgiller, muz ve zeytin hasadı yapılır, ambalajlanarak pazara sevk edilir ve değerlendirilir.




SEBZECİLİK

a) Seralarda toprak hazırlığı devam eder.

b) Sıcak ve soğuk yastık hazırlıkları yapılır.

c) Seralarda ve sıcak yastıklarda tohum ekimi ay sonuna doğru başlar.

d) Sera ve sıcak yastıklarda sulama, muhafaza ve çeşitli bakım işleri yapılır.

e) Ambarlarda, sera ve sıcak yastıklarda zararlılar ve hastalıklarla mücadele edilir.

f) Kışlık sebzelerin hasadı, ambalajı ve değerlendirilmesi yapılır.




BAĞCILIK

a) Bağlarda herekler toplanır ve saklanır.

b) Üzümler depolarda muhafaza edilir ve pazarlanır.




HAYVANCILIK

a) Ahır ve ağıllarda bakım işlerine devam edilir.

b) Çeşitli yemlerle hayvanlar ahırlarda beslenir. Ilık bölgelerde hayvanlar meraya çıkarılabilir. Ahırlarda silaj yemleri kullanılmaya başlanır Pancar küspeleri özellikle süt ineklerinin beslenmesinde kullanılır. Gebe hayvanlara özel yemleme uygulanır.

c) Erken doğumlar için gerekli hazırlıklar yapılır.

d) Çeşitli hayvan hastalık ve ahır zararlıları ile mücadele edilir.




TAVUKÇULUK

a) Kümeslerde temizlik, dezenfeksiyon işleri sürdürülür.

b) Çeşitli yemlerle tavuklar kümeslerde beslenir.

c) Tavuk hastalıkları ile mücadele edilir.




ARICILIK

a) Arılar kovanlarda kış dinlenmesine terk edilir.

Subtropik Meyve Hastalıklarına Karşı Önerilen Kimyasal İlaçlar



1-­ANTEP FISTIKLARINDA KARAZENK HASTALIĞI (Septoria pistacina Allesh.)'NA KARŞI ÖNERİLEN İLAÇLAR

Etkili MaddeAdı ve Oranı

Formülasyonu Dozu (Preparat)100ltsuva

Bakır sülfat, % 98 +Sönmemiş kireç(Bordo bulamacı) Bulamaç 1.5kg + 750 g

Bakır oksit, % 50 WP 500 g

Bakır oksiklorür, % 50 WP 500 g

Dodine, % 65 WP 100 g

Maneb, % 80 WP 300 g

Propineb, % 70 WP 300 g



2-­BADEM DAL KANSERİ HASTALIĞI (Pseudomonas amygdali Psallidas)' NA KARŞI ÖNERİLEN İLAÇLAR

Etkili MaddeAdı ve Oranı

Formülasyonu Dozu(Preparat)100ltSuva

Bakır sülfat, % 98 +Sönmemiş kireç (Bordo Bulamacı) Bulamaç 3kg1.5kg (1. İlaçlam)

Bakır sülfat, % 98 +Sönmemiş kireç(Bordo Bulamacı) 1 kg500 g ( 2. İlaçlama)

Bulamaç



3-­FINDIKLARDA BAKTERİYEL YANIKLIK HASTALIGI (Xanthomonas campestris pv. corylina (Miller, Bollen, Simmons, Gross, Borss 1940) Dye 1978 b.) 'NA KARŞI ÖNERİLEN İLAÇLAR

Etkili Madde Adı ve Oranı Formülasyonu Dozu (Preparat) 100Itsuva

Bakır sülfat. % 98 + Bulamaç

Sönmemiş kireç(Bordo bulamacı) Bulamaç

1 kg 500 g % 0,3 oranında karaboya yapıştırıcı olarak ilave edilmelidir.



4-TURUNÇGİL DEPO ÇÜRÜKLÜKLERİ HASTALIĞI Yeşil küf çürüklüğü ( Penicillium digitatum Sacc.) Mavi küfçürüklüğü (Penicillium italicum Web.)' NA KARŞI ÖNERİLEN İLAÇLAR

Etkili MaddeAdı ve Oranı Formülasyonu Dozu (Preparat) 100ltsuya

Benomyl, % 50 WP 60 g (Hasattan 10 gün önce)

Benomyl, % 50 WP 150 g (Hasattan sonra) 50 g

Carbendazim, % 50 WP (Hasattan sonra ) 150 g

Thiabendazole, % 60 WP (Hasattan sonra)



5-­TURÜNÇGİL MEYVELERİNDE KAHVERENGİ ÇÜRÜKLÜK VE GÖVDE ZAMKLANMA hastaliği (Phytopthora citrophthora Sm. and Sm. Leo)' NA KARŞI ÖNERİLEN İLAÇLAR

Etkili Madde Adı ve Oranı Formülasyonu Dozu (Preparat)100 lt suya

Bakır sülfat,% 98 +Sönmemiş kireç(Bordo Bulamacı) Bulamaç

2 kg Gövde ve kalın1 kg Dal enfeksiyonları

Bakır sülfat, % 98 +Sönmemiş kireç(Bordo Bulamacı) Bulamaç 1 kg Meyve enfeksiyonlar.500 g

Captan ,% 50 WP 300 g Meyve enteksiyonları

Potasyum permanganat, % 100 Çözelti 3kg

Fosethyl­AI, % 80 WP 200 g



6­-TURUNÇGİLLERDE UÇKURUTAN HASTALIĞI (Phoma tracheiphila (Petri) Kane et Ghink.)' NA KARŞI ÖNERİLEN İLAÇLAR

Etkill MaddeAdı ve Oranı Formülasyonu Dozu (Preparat) 100 lt suya

Bakır cksiklorür, % 50 WP 400 g

Beriüinyl, Vı 50 WP 60 g (Yaprak)



7-­TURUNÇGİLDALYANIKLIĞI HASTALIĞI (Pseudomonas syringae pv. syringae Van Hall.)' NA KARŞI ÖNERİLEN İLAÇLAR

Etkilı Madde Adı ve Oranı

Formülasyonu Dozu (Preparat) 100 It suya

SBakır sülfat, % 98 + önmemiş kireç(Bordo bulamacı) Bulamaç 1 kg 500 g

Bakır sülfat, % 98 +Sönmemiş kireç(Bordo bulamacı) Bulamaç 1.5kg750 g

Bakır sülfat, % 98 +Sönmemiş kireç(Bordo bulamacı) Bulamaç 2kg1 kg



8- TURUNÇGİLLERDE CÜCELEŞME VİROİD HASTALIĞI (Exocortis )' NA KARŞI ÖNERİLEN İLAÇLAR

Kimyasal savaşımı yoktur.



9­-TURUNÇGİLLERDE GÖÇÜREN VİRUS HASTALIGI (Tristeza: Quick decline)' NA KARŞI ÖNERİLEN İLAÇLAR

Kimyasal savaşımı yoktur.



10­-TURUNÇGİLLERDE GÖZFNEK VIROİD hastaliği (Xyloporosis ­ Cachexia)' NA KARŞI ÖNERİLEN İLAÇLAR

Kimyasa] savaşımı yoktur.



11­-TURUNÇGILLERDE KAVLAMA GRUBU VİRUS HASTALIĞI (Psorosis)' NA KARŞI ÖNERİLEN İLAÇLAR

Kimyasal savaşımı yoktur.



12­-LİMON TIKANIKLIK HASTALIĞI (Lemon Sieve ­ tube necrosis)' NA KARŞI ÖNERİLEN İLAÇLAR

Kimyasal savaşımı yoktur.



13­-TURUNÇGIL PALAMUTLAŞMA (YEDİ VERENLIK) HASTALIĞI (Stubborn)' NA KARŞI ÖNERİLEN İLAÇLAR

Kimyasal Mücadelesi Yoktur.



14­-SATSUMA CÜCELİK VİRUS HASTALIĞI (Satsuma dwarf)' NA KARŞI ÖNERİLEN İLAÇLAR

Kimyasal savaşımı yoktur.



15­-TURUNÇGİLLERDE TAŞLAŞMA VİRUS HASTALIĞI (Impietratura)' NA KARŞI KARŞI ÖNERİLEN İLAÇLAR

Kimyasal savaşımı yoktur.



16­-TURUNÇGİLLERDE ÇİNKO NOKSANLIĞI' NA KARŞI ÖNERİLEN İLAÇLAR

Uygulamalaı' yaprak ve toprak analixlerine göre yapılır. Pülveri/.c yuluyla çıııki) sültat ııygulanacak ise, % 0.5 dozundaki eriyiğine yapraklarda herhangi bir yakma yapmaması için çin­ko iTuktarının yarısı kadar sönmemiş kireç ( 100 It suya 500 g çinko sült'at + 250 g sönmemiş kireç) karıştırılmalıdır.



17­-TURUNÇGİLLERDE DEMİR NOKSANLIĞI' NA KARŞI ÖNERİLEN İLAÇLAR

% 12 element demir içeren methoxyphenol propone polimeri veya % 6 metalik demir içeren demir şelat kullanılmaktadır. Her iki preparatın ağaç başına ııygulama dozu 150 g ­ 300 g'dır.

Ağaç çapına göre;

Çapı 5 cm olan her ağaca 150 g

Çapı 6­10 cm olan her ağaca 200 g

Çapı 11­15 cm olan her ağaca 300 g

Çapı 15 cm'den fazla olan her ağaca 500 g

Ağaç boyuna göre;

Yüksekliği 1 m. Olan her ağaca 25 ­ 100 g

Yüksekliği 1 ­ 2 m. Olan her ağaca 150­200g

Yüksekliği 2 ­ 3 m. Olan her ağaca 250 ­ 300 g

Yüksekliği 3 m'den fazla olan her ağaca 300 ­ 500 g

Demirli preparat uygulanmalıdır.



18-­ZEYTİNLERDE HALKALI LEKE HASTALIĞI (Spilocaea oleagina (Cast.) Hughes =Cycloconium oleaginum Cast.)' NA KARŞI ÖNERİLEN İLAÇLAR

Etkili Madde Adı ve Oranı

Formülasyonu Dozu (Preparat) 100 It suya

Bakır sülfat, % 98 + Sönmemiş kireç(Bordo bulamacı) Bulamaç 1 kg +700gr (1. İlaçlama)

Bakır sülfat,% 98 +Sönmemiş kireç(Bordo bulamacı) Bulamaç 1 kg+ 500 g(2. İlaçlama)

Bakır oksiklorür, % 50 WP 400 g

Bakır oksit, % 50 WP 400 g



19-­ZEYTİN DAL KANSERİ HASTALIĞI (Pseudomonas syringae pv. savastanoi (Smith. Stevens)' NA KARŞI ÖNERİLEN İLAÇLAR

Etkili Madde Adı ve Oranı Formilasyon Dozu (Preparat) 100It.sUYA

Bakırsıilfat,%98+Sönmemiş kireç(Bordobulaınacı) Bulamaç

Bakır sülfat, % 98 +Sönmemiş kireç (Bordo bulamacı) Bulamaç

2 kg +1 kg( 1 .,2. ve 4 ilaçlaına)

1 kg +500 g( 3.ilaçlama)



20­-ZEYTİN AĞAÇLARENDA BOR NOKSANLIĞI 'NA KARŞI ÖNERİLEN İLAÇLAR

Etkili Madde Adı ve Oranı Formülasyonu Dozu (Preparat) 100 lt suya

Boraks, % 36.5 ince granül 250 g (Genç ağaçlara)

Boraks, % 11,3 veya toz 500 g (Yaşlı ağaçlara)